Examples of using "Shoes" in a sentence and their turkish translations:
O ayakkabı satıyor.
Onlar ayakkabı satıyor.
Ayakkabılar nerede?
Ayakkabılarınızı giyin.
Bunlar kimin ayakkabıları?
Ayakkabılarını çıkar.
Ayakkabılarınızı çıkartın.
Şu ayakkabıları havalandır.
Tom ayakkabı satar.
O ayakkabı satıyor.
Mary ayakkabı satıyor.
Biz ayakkabı satıyoruz.
Onlar ayakkabı satıyor.
Ayakkabı gereklidir.
- Ayakkabı satarım.
- Pabuç satarım.
Ayakkabılarım gıcırdıyor.
Ayakkabılarını bağla.
Ayakkabılarım acıtıyor.
- Ayakkabıların pis kokuyor.
- Pabuçların pis kokuyor.
Ayakkabıların bağcıkları mı çözülmüş? İşte entropi!
Tom'un ayakkabıya ihtiyacı var.
Ayakkabılar pahalıdır.
- Bu ayakkabılar Tom'a aittir.
- Bu ayakkabılar Tom'unki.
Tom ayakkabılarını çıkardı.
Lütfen ayakkabılarını giy.
Lütfen ayakkabılarınızı çıkarın.
Ayakkabılarımı giydim.
Ayakkabılarımı cilalattım.
Tom ayakkabılarını çıkarttı.
Bu ayakkabılar çok sıkı.
Hangi ayakkabılar çok küçük?
Susan babasının ayakkabılarını parlattı.
Ben ayakkabılarımı çıkardım.
Onun kahve renkli ayakkabıları var.
Ayakkabıları denedim.
Bu ayakkabılar bana ait.
Ayakkabılarını bulamadı.
- Ayakabbılarını çıkarma.
- Ayağını çıkarma.
ayakkabılarınız var,
aynı ayakkabılar, Jordan, ABD.
Sizin ayakkabılar burada.
Ayakkabılarının tamir edilmesi gerekiyor.
- O gelişigüzel ayakkabı satın alıyor.
- O rastgele ayakkabı satın alıyor.
- O ayrım gözetmeksizin ayakkabı satın alıyor.
Onlar ayakkabısız koşuyorlar.
Lütfen bu ayakkabıları cilala.
Benim ayakkabılar gitti.
O ayakkabılarını parlattı.
O ayakkabılarını bağladı.
Onlar ayakkabı olmadan yürüyorlar.
Onun ayakkabıları kahverengidir.
O, eski ayakkabılar giydi.
Bunlara ayakkabı denir.
O bize ayakkabılar alır.
Bana ayakkabılarımı getir.
- Ayakkabı yapabiliriz.
- Pabuç yapabiliriz.
Tom'un yeni ayakkabılara ihtiyacı var.
Tom ayakkabılarını cilaladı.
Marie'nin ayakkabaları kirli.
Ayakkabıların çamurlu.
Bu ayakkabılar onun.
Ben kırmızı ayakkabıları istedim.
Bu ayakkabılar onun.
Ayakkabılarım kahverengi.
Hafif ayakkabıları severim.
Ayakkabıların çözülmüş.
Ayakkabılarını seviyorum.
Yeni ayakkabılara ihtiyacım var.
Ayakkabılarını parlatacağım.
- Onlar yeni ayakkabı mı?
- Onlar yeni ayakkabılar mı?
Yeni ayakkabılarım gıcırdıyor.
Tom'un ayakkabıları iğrenç.
Ben bu ayakkabıları seçtim.
Ayakkabılarım cilalanmalı.
Bu ayakkabılar mükemmel şekilde uyuyor.
O ayakkabıları seviyorum.
Mary'nin yeni ayakkabıya ihtiyacı var.
- Onların yeni ayakkabılara ihtiyacı var.
- Onlara yeni ayakkabılar lazım.
Şu ayakkabıyı istiyorum.
Dans ayakkabılarını getir.
Ayakkabılarını temiz tut.
Tom ayakkabılarını kaybetti.
Ayakkabı mı giyiyorsun?