Examples of using "Slap" in a sentence and their turkish translations:
Onları nerede tokatladın?
Ona tokat attım.
Bana seni tokatlatma.
Dan bile Linda'yı tokatlamadı.
Şu kız iyi bir tokat istiyor!
Tom Mary'ye herhangi bir sebepten dolayı tokat atabilirdi.
Ona bir tokat attı.
Emily asla yüzüme tokat atmaz.
Yine de... bana tokat atmak zorunda değildi!
Onun kaba cevabı onun yüzüne tokat atması için onu kışkırttı.
Onun bütün aldığı bileğinde bir tokattı.
İtalya için bu bir tokattır.
Yüzlerine kaç tane sanal VR gözlüğü yapıştırırlarsa yapıştırsınlar
Kaba olduğu için o çocuk annesinden dayak yedi.
ağalık düzenine en büyük tokadı yine Kemal Sunal indiriyordu
Sana tokat atsam bütün şehir makyaj pudrasından boğulacak.
Tom o onu öpmeye çalışırsa Mary'nin ona tokat atıp atmayacağını merak ediyordu.
Onun kaba cevabından dolayı, o kızdı ve onun yüzüne tokat attı.