Translation of "Wants" in Turkish

- Who wants it?
- Who wants that?

Bunu kim istiyor?

- Everyone wants something.
- Everybody wants something.

- Herkes bir şey ister.
- Herkes bir şey istiyor.

- Tom wants this.
- Tom wants it.

Tom bunu istiyor.

- Tom wants revenge.
- Tom wants vengeance.

Tom intikam istiyor.

- He wants answers.
- She wants answers.

O, cevaplar istiyor.

- Tom wants more.
- Tom wants something more.

Tom daha fazla istiyor.

- Tom wants to go.
- Tom wants to walk.
- Tom wants to leave.

Tom gitmek ister.

- Tom wants to talk.
- Tom wants to speak.

Tom konuşmak istiyor.

Tom wants answers and he wants them now.

Tom cevaplar istiyor ve onları şimdi istiyor.

- Everybody wants to go.
- Everyone wants to go.

Herkes gitmek istiyor.

- Sami wants to quit.
- Sami wants to leave.

Sami ayrılmak istiyor.

He wants affection.

- O sevgi ve şefkat istiyor.
- O şevkat istiyor.

Tom wants attention.

Tom ilgi istiyor.

He wants more.

Daha fazla istiyor.

She wants more.

O daha fazla istiyor.

She wants one.

O bir tane istiyor.

He wants one.

O birini istiyor.

She wants vengeance.

O intikam istiyor.

He wants vengeance.

O intikam istiyor.

Who wants tea?

Kim çay istiyor?

Tom wants this.

Tom bunu istiyor.

Who wants this?

Bunu kim istiyor?

Tom wants money.

Tom para istiyor.

Who wants jello?

Kim jöle istiyor?

Tom wants advice.

Tom tavsiye istiyor.

Tom wants dessert.

Tom tatlı istiyor.

Who wants cookies?

Kim kurabiyeler istiyor?

Everybody wants Tom.

Herkes Tom'u istiyor.

Everyone wants something.

Herkes bir şey ister.

Everybody wants recognition.

Herkes tanınma istiyor.

He wants meat.

O et istiyor.

Hamisi wants sugar.

Hamisi şeker istiyor.

Tom wants answers.

Tom cevapları ister.

Everyone wants money.

Herkes para istiyor.

Tom wants children.

Tom çocuklar istiyor.

He wants it.

O bunu istiyor.

She wants it.

O onu istiyor.

Mary wants it.

Mary onu istiyor.

He wants you.

- O seni istiyor.
- O sizi istiyor.
- Seni istiyor.
- Sizi istiyor.

She wants you.

- O seni istiyor.
- O sizi istiyor.
- Seni istiyor.
- Sizi istiyor.

Mary wants you.

- Mary seni istiyor.
- Mary sizi istiyor.

Tom wants one.

Tom bir tane istiyor.

Nobody wants that.

Kimse onu istemiyor.

Nobody wants it.

Hiç kimse onu istemiyor.

Dan wants justice.

Dan adalet istiyor.

Who wants that?

Onu kim istiyor?

Who wants freedom?

Kim özgürlük istiyor?

Everybody wants them.

Onları herkes istiyor.

Tom wants change.

Tom değişiklik istiyor.

Tom wants respect.

Tom saygı istiyor.

Everyone wants that.

Herkes onu istiyor.

Tom wants popcorn.

Tom patlamış mısır istiyor.

Nobody wants Tom.

Kimse Tom'u istemiyor.

Tom wants evidence.

Tom kanıt ister.

Tom wants Mary.

Tom, Mary'yi istiyor.

Tom wants me.

Tom beni istiyor.

Tom wants results.

Tom sonuçlar istiyor.

Tom wants time.

Tom zaman istiyor.

Tom wants updates.

Tom güncelleştirmeler istiyor.

Tom wants you.

Tom seni istiyor.

Tom wants that.

Tom onu istiyor.

She wants children.

O, çocuk istiyor.

Everybody wants him.

Herkes onu istiyor.

Everybody wants her.

Herkes onu istiyor.

He wants that.

O onu istiyor.

She wants that.

O bunu istiyor.

Mary wants that.

Mary onu istiyor.

She wants answers.

O cevap istiyor.

Mary wants answers.

Mary cevaplar istiyor.

He wants justice.

O, adalet istiyor.

Tom wants justice.

Tom adalet istiyor.

She wants justice.

O adalet istiyor.

Mary wants justice.

Mary adalet istiyor.

He wants fruit.

O meyve istiyor.

She wants him.

O onu istiyor.

Who wants what?

Kim ne istiyor?

Who wants cake?

Kim kek istiyor?

Sami wants this.

Sami bunu istiyor.

Sami wants revenge.

Sami intikam istiyor.

Sami wants more.

Sami daha fazla istiyor.

Sami wants out.

Sami dışarı çıkmak istiyor.

Who wants popcorn?

Kim patlamış mısır ister?

Who wants coffee?

- Kim kahve istiyor?
- Kahve isteyen?

Yanni wants revenge.

Yanni intikam istiyor.

- Tom wants to stick around.
- Tom wants to stay.

- Tom etrafta dolaşmak istiyor.
- Tom takılmak istiyor.

Tom wants your answer and he wants it now.

Tom cevabını istiyor ve onu şimdi istiyor.

- Who wants another piece of cake?
- Who wants cake?

Kim bir parça daha kek istiyor?

- Nobody wants to work.
- No one wants to work.

Kimse çalışmak istemez.

Everyone wants to hear what everyone wants to hear.

Herkes herkesin duymak istediği şeyi duymak istiyor.

No one wants to fail. Everyone wants to succeed.

Hiç kimse başarısız olmak istemez. Herkes başarılı olmak ister.

- No one wants you here.
- Nobody wants you here.

Kimse seni burada istemiyor.

- She wants to kiss him.
- He wants to kiss her.
- She wants to kiss her.

O onu öpmek istiyor.

- Everyone wants to be loved.
- Everyone wants to be liked.
- Everybody wants to be liked.

Herkes sevilmek ister.

- The dog wants to go outside.
- The dog wants to go out.
- The dog wants out.

Köpek dışarı gitmek istiyor.