Examples of using "Restricted" in a sentence and their turkish translations:
Göç kısıtlanmıştır.
Bu yasak bir alandır.
Ben burada kendimi her zaman kısıtlı hissediyorum.
Kısıtlı bir alandasın.
İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.
Giriş 18 yaş üstü olanlara sınırlandırılmıştır.
Polis yola girişi kısıtladı.
Magna Carta, kralın vergi koyma hakkının sınırlanmasıdır.
Görüş yoğun siste ciddi olarak sınırlı idi.
Konuşma özgürlüğü bazı ülkelerde kısıtlıdır.
Tom ve Mary kütüphanenin kısıtlanmış bölümüne girdiler.
İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.