Examples of using "Prevails" in a sentence and their turkish translations:
Korku hakim.
Gizem galip gelir.
Gerçek galip gelir.
Fikir hala geçerliliğini koruyor.
Işık karanlığa üstün gelir.
- İnşallah sağduyu kazanır.
- İnşallah aklıselim hakim olur.
Sokakta karışıklık hüküm sürüyor.
Bu defa sağduyunun hüküm sürdüğünü umalım.
Birleşik Almanya'da kutlama havası hakimdir.
Ülke genelinde ciddi bir grip türü hüküm sürüyor.
Bu gelenek Japonya'nın bazı bölgelerinde hala uygulanmaktadır.
Bilgiye Erişim Özgürlüğü Yasası net bir varsayımla yönetilmelidir: Şüphe karşısında, açıklık hüküm sürer.
Her şey yoruma tabidir; muayyen bir zamanda hangi yorum geçerli olursa, o hakikatin değil gücün bir işlevidir.
İster Avrupalılaşmış Türkiye'de, ister liberal Bahreyn'de, federalist Birleşik Arap Emirlikleri'nde, mutlakiyetçi Katar'da, tarihi Ürdün'de, petrole bağımlı Umman'da olsun, tüm bu yerlerde, yalnızca dünyaya açılmanın onları daha iyi uluslara dönüştürebileceği inancı hakimdir.
Manyetosferin içinde, uzay plazmasının yoğunluğu (elektronlar ve iyonlar gibi yüklü parçacıklar), güneş rüzgarının hüküm sürdüğü dışarıdaki plazmadan çok daha düşüktür. Manyetopoz adı verilen sınır, iki farklı yoğunluk bölgesi farklı hızlarda hareket ettiğinde kararsız hale gelir.