Examples of using "Meddling" in a sentence and their turkish translations:
Karışmayı bırak.
Sen çok burnunu sokuyorsun.
Meraklı olmayı bırak.
İşlerine karışmaya niyetim yok.
kendi başlarına karışık gördükleri ön bahçe.
Benim senin işlerine karışmak gibi bir niyetim yok.
Mary'nin annesinin sürekli karışmasından Tom ve Mary'nin evliliğine büyük bir gerginlik konuldu.
Bu başka birinin işinde patronluk taslamak ya da karışma mıdır?