Translation of "Hunts" in Turkish

There's a predator that hunts túngara frogs

Tungara kurbağalarını avlayan bir yırtıcı var.

But it also exposes them. Most hunts end in failure.

Aynı zamanda onları ele veriyor. Çoğu av hüsranla sonlanıyor.

He runs with the hare and hunts with the hounds.

- Tavşana kaç, tazıya tut diyen bir kişidir o.
- O, tavşana kaç, tazıya tut diyor.

It’s now been proven that one third of cheetah hunts occur after dark.

Çitaların üçte bir oranda geceleri ava çıktığı artık kanıtlandı.

A bat hunts food and eats at night, but sleeps during the day.

Bir yarasa yiyecekleri avlar ve geceleri yemek yer ama gün boyunca uyur.

Polar bears use their immense strength to break through the surface. But at least two-thirds of hunts will end in failure.

Kutup ayıları muazzam güçlerini kullanarak yüzeyde delik açabilir. Fakat avların en az üçte ikisi hüsranla sonuçlanır.