Translation of "Echo" in Turkish

Your eyes reflect the echo of my voice.

Gözlerin sesimin yankısını yansıtıyor.

His compositions represent the last echo of Renaissance music.

Onun besteleri rönesans müziğinin son yankısını temsil etmektedir.

Echo was very happy that his mother had returned.

Echo annesinin dönmüş olmasından çok mutluydu.

"Oh, why doesn't she hear me," Echo thought to himself.

Echo "Ah, o neden beni duymuyor" diye düşündü.

"Look at me," shouted Echo, "Look at me, Mother, I'm flying!"

"Bana bak" diye bağırdı Echo, "Bana bak Anne, uçuyorum!"

And as it turns out, I had no idea about digital echo chambers.

Anlaşılan, dijital eko halkaları hakkında hiç fikrim yoktu

We heard the echo of our voices from the other side of the valley.

Sesimizin vadinin diğer tarafından gelen yankısını duyduk.

- If you shout from the top of a cliff, you can hear the echo of your voice.
- If you shout from the top of a cliff, you can hear your voice echo.

Bir kayalığın tepesinden bağırırsan sesinin yankısını duyabilirsin.