Translation of "Voice" in Turkish

- It's Tom's voice.
- That's Tom's voice.

O, Tom'un sesi.

- The voice of the people is the voice of God.
- The voice of the people is the voice of god.

İnsanların sesi Tanrının sesidir.

Raise your voice.

Sesinizi yükseltin.

Lower your voice.

Sesini alçalt.

It's Baba's voice.

O, Baba'nın sesi.

Save your voice.

Sesinizi kaydedin.

That's Tom's voice.

O, Tom'un sesi.

Voice your opinion.

Fikrini söyle.

- Tom lost his voice.
- Tom has lost his voice.

Tom sesini kaybetti.

- He has a youthful voice.
- She has a youthful voice.

Genç bir sesi var.

- Tom has a beautiful voice.
- Tom has a nice voice.

Tom'un güzel bir sesi var.

- She has an agreeable voice.
- He has a pleasant voice.

Onun hoş bir sesi var.

- You have a beautiful voice.
- You have a nice voice.

Güzel bir sesin var.

My recorded voice does not sound like my natural voice.

Benim kaydedilmiş sesim benim doğal sesim gibi gelmiyor.

That voice says "No!"

o ses diyor ki "Hayır!"

Your voice carries well.

- Sesin iyi çıkıyor.
- Sesin iyi duyuluyor.

Tony's voice is nice.

Tony'nin sesi güzel.

Her voice carries well.

Onun sesi iyi taşıyor.

He dropped his voice.

O, sesini alçalttı.

She raised her voice.

O, sesini yükseltti.

She lowered her voice.

O sesini alçalttı.

Tom lowered his voice.

Tom sesini alçalttı.

I hate my voice.

Sesimden nefret ediyorum.

Her voice grew soft.

- Onun sesi kısıldı.
- Onun sesi yumuşadı.

Tom's voice is unmistakable.

Tom'un sesi kolay tanınabilir.

Tom's voice was clear.

Tom'un sesi berraktı.

I heard Tom's voice.

Tom'un sesini duydum.

I know that voice.

O sesi tanıyorum.

I recognized Tom's voice.

Tom'un sesini tanıdım.

Don't raise your voice.

Sesini yükseltme.

Tom's voice was loud.

Tom'un sesi yüksekti.

Tom heard a voice.

Tom bir ses duydu.

Is that Tom's voice?

O Tom'un sesi mi?

I love Tom's voice.

Tom'un sesini severim.

I love your voice.

- Ben senin sesini seviyorum.
- Sesini seviyorum.

Her voice is better.

Onun sesi daha iyi.

Her voice was sour.

Onun sesi ekşiydi.

Tom recognized Mary's voice.

Tom, Mary'nin sesini tanıdı.

Tom heard Mary's voice.

Tom, Mary'nin sesini duydu.

Please lower your voice.

- Lütfen sesini alçalt.
- Lütfen sesinizi alçaltın.
- Lütfen sesinizi alçaltınız.

That voice sounds familiar.

O ses tanıdık geliyor.

Tom raised his voice.

Tom sesini yükseltti.

Her voice was cold.

Onun sesi soğuktu.

Everyone has a voice.

Herkesin bir sesi var.

Your voice soothes me.

- Sizin sesiniz beni sakinleştiriyor.
- Sesinizin üzerimde yatıştırıcı bir etkisi var.

Your voice isn't bad.

Sesiniz kötü değil.

Tom's voice isn't bad.

Tom'un sesi kötü değil.

Tom's voice startled me.

Tom'un sesi beni ürkütüyordu.

Sami recognized Layla's voice.

Sami, Leyla'nın sesini tanıdı.

Sami heard Layla's voice.

- Sami, Leyla'nın sesini duydu.
- Sami, Leyla'nın sesini işitti.

I hear Tom's voice.

Tom'un sesini duyuyorum.

He heard the voice.

Sesi duymuş.

I like Tom's voice.

Tom'un sesini seviyorum.

Tom's voice trembled slightly.

Tom'un sesi hafif titriyordu.

Tom's voice is soothing.

Tom'un sesi huzur veriyor.

Mary's voice is soothing.

Mary'nin sesi dinlendiricidir.

I recognised her voice.

Sesini tanıdım.

I raised my voice.

Sesimi yükselttim.

I lost my voice.

Sesim kısıldı.

That's not Tom's voice.

Bu Tom'un sesi değil.

- Her voice trembled with rage.
- Her voice was quivering with anger.

Onun sesi öfkeden titriyordu.

- That's not the passive voice.
- That is not the passive voice.

O edilgen çatı değil.

- His voice sounds better than yours.
- Her voice sounds better than yours.

Onun sesi seninkinden daha iyi görünüyor.

- Keep your voice down.
- Keep your voice down!
- Speak quietly.
- Speak softly.

Sesini alçalt.

The first principle is voice.

İlk ilkemiz sestir.

Does anyone hear my voice?

sesimi duyan var mı?

The voice acting is horrible.

Ses oyunculuğu korkunçtur.

Betty has a sweet voice.

Betty'nin tatlı bir sesi var.

Her voice carries very well.

Sesini çok iyi taşır.

He has a loud voice.

O yüksek bir sese sahip.

Her voice sounds very beautiful.

Onun sesi çok güzel geliyor.

She has an agreeable voice.

Onun hoş bir sesi var.

Tony has a beautiful voice.

Tony'nin çok güzel bir sesi var.

Tom has lost his voice.

Tom sesini kaybetti.

I am hearing a voice.

Bir ses duyuyorum.

You have a beautiful voice.

Güzel bir sesin var.

Tom has a wonderful voice.

Tom'un harika bir sesi var.

Tom has a good voice.

Tom'un iyi bir sesi var.

I didn't raise my voice.

Sesimi yükseltmedim.

Tom's voice was hardly audible.

Tom'un sesi zorlukla duyulabiliyordu.

Tom lowered his voice slightly.

Tom sesini biraz alçalttı.

He has a deep voice.

Onun derin bir sesi var.

He has a sweet voice.

Onun tatlı bir sesi vardır.

He has a beautiful voice.

Onun güzel bir sesi var.

Tadashi has a soft voice.

- Tadashi yumuşak bir sese sahip.
- Tadashi'nin yumuşak bir sesi var.

Please keep your voice down.

Lütfen sesini alçalt.

Tom didn't raise his voice.

Tom sesini yükseltmedi.

I'd recognize Tom's voice anywhere.

Tom'un sesini nerede olsa tanırım.

Can you lower your voice?

Sesini kısabilir misin?

Could you lower your voice?

Sesini kısar mısın?

Tom didn't recognize Mary's voice.

Tom, Mary'nin sesini tanımadı.

Tom instantly recognized Mary's voice.

Tom Mary'nin sesini hemen tanıdı.