Examples of using "Dignity" in a sentence and their turkish translations:
iş ahlâkı,
İtibarımı kaybettim.
Onun doğal karizması var.
Haysiyetin nerede?
Savaş ya da onurunla öl."
insanlar ile de ilgileniyoruz.
Hâlâ itibarım var.
Onu öldüren haysiyet yoksunu kişilerin yüreğinden
Bu, onurumuzu tekrar kazanmak için kelimedir.
Savaş tutuklusu kendini büyük bir onurla taşıdı.
insan onura uygun ve saygıyla davranılacağına inandığı
Demokratlar haysiyetiyle kaybedemiyor gibi görünüyor.
O, insanların kendi haysiyetinin önemine inandığı için, intiharı savunuyor.
Haysiyet hiçbir ücrete tabi değildir ama buna gerçekten sahip olan tek kişi benim!
Onuruyla ölmesine izin vermek dışında, Tom için artık yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.
Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.
Şu ayrımla ki, bağımsızlığı için ölümü göze alan ulus, insanlık onur ve şerefinin gereği olan her özveriye başvurduğunu düşünerek avunur ve kuşkusuz, tutsaklık zincirini kendi eliyle boynuna geçiren uyuşuk, onursuz bir ulusla karşılaştırılınca, dost ve düşman gözündeki yeri çok başka olur.
Ben buraya dünyada Birleşik Devletler ve Müslümanlar arasında yeni bir başlangıç noktası aramak için geldim; biri karşılıklı ilgi ve karşılıklı saygıya dayalı; biri Amerika ve Müslümanın münhasır olmadığı ve rekabet içinde olması gerekmeyen gerçeğine dayalı.Bunun yerine onlar örtüşürler ve ortak prensipleri paylaşırlar - adalet ve ilerleme prensipleri tüm insanların hoşgörü ve haysiyeti.