Examples of using "1830" in a sentence and their turkish translations:
Fransa, Cezayir'i 1830'da işgal etti.
yolu 1830'da Orta Doğu'ya düştü,
Uruguay 1830'da Brezilya ve Arjantin arasında gerçekleşen bir savaştan sonra doğdu.
Yaklaşık 1830 yılında, aile anayurdu Almanya'dan Şikago'ya taşındı.
Kabiliye'de 1830 ile 1954 yılları arasında Fransız işgaline karşı pek çok başkaldırı olmuştu.