Translation of "Spannend" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Spannend" in a sentence and their turkish translations:

Hoe spannend!

Ne kadar heyecan verici!

Het is spannend.

Bu heyecan verici.

Het spel werd spannend.

Oyun heyecan verici oldu.

Wetenschap is heel spannend.

Bilim çok heyecan vericidir.

De show was spannend.

Gösteri heyecan vericiydi.

Dat moet spannend zijn.

O çok heyecan verici olmalı.

Dit kan best spannend zijn.

Bu çok heyecan verici olabilir.

Altijd spannend, een slangenkuil in.

Bir yılan kuyusuna inmek her zaman heyecan vericidir.

Tot slot, en dit vind ikzelf echt spannend,

Ayrıca kişisel olarak, kapalı alan yapay çiftliklerinin

Het vleugelpak... ...en het skydiven is zo spannend...

Atlayış tulumu ve serbest atlama, inanılmaz heyecan verici şeyler

Dit is spannend, een plek vinden om te landen.

Burada inecek yer bulmaya çalışmak heyecan verici olacak.

Dus je wilt systematisch zoeken? Spannend, want het is wetenschappelijk.

Sistematik iz sürmeyi mi denemek istiyorsunuz? Bu heyecan verici, çünkü bu bilimsel bir şey.

- Dat was een spannend spel.
- Dat was een spannende wedstrijd.

Heyecanlı bir oyundu.

Het is vast spannend, maar ik begin er niet aan.

Eğlenceli olduğuna eminim ama yapamam, yapmıyorum.

Er we zijn er klaar voor. Altijd spannend, een slangenkuil in.

Ve işte hazırız. Bir yılan kuyusuna inmek her zaman heyecan vericidir.

- Tom was ook zenuwachtig.
- Tom was ook nerveus.
- Tom vond het ook spannend.

Tom da sinirliydi.

Het was spannend voor mij om voor het eerst naar de hoofdstad te gaan.

İlk defa başkente gitmem heyecan vericiydi.

Het was spannend om als kind... ...te leven in de kracht van die enorme Atlantische Oceaan.

Bir çocuk olarak devasa Atlantik Okyanusu'nun gücüyle yaşamak inanılmaz heyecanlıydı.