Translation of "Sociaal" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Sociaal" in a sentence and their turkish translations:

Sociaal plastic is geld,

Sosyal plastik artık para ediyor,

Ik ben niet sociaal genoeg.

- Yeterince girişken değilim.
- Yeterince sosyal değilim.

Ik begon als uitvinder, ondernemer, sociaal vernieuwer.

Bir mucit, girişimci, sosyal yenilikçi olarak başladım.

Zo komen we terug uit bij sociaal.

Böylece dönüp dolaşıp hikayeden toplumsallığa geldik.

Dat sociaal plastic rechtstreeks in hun productie gebruikt.

sosyal plastiği doğrudan üretimde kullanıyor.

De mens is van nature een sociaal dier.

İnsan doğası gereği sosyal bir hayvandır.

Ben je wat we als sociaal dood kunnen bestempelen.

sosyal olarak ölü dediğimiz durum içerisindesiniz.

Het is geen gerecycleerd plastic, het is sociaal plastic,

Geridönüşümlü plastik de değil,

Ze is lid van een sociaal netwerk van huidvliegers.

Geniş kolugo sosyal ağının bir üyesi.

In La Teja, El Cerro... ...de bescheiden buurten, werkend, sociaal.

La Teja'da, El Cerro'da, mütevazı mahallelerde sosyal hizmet işleri yapıyorduk.

In Frankrijk, het land van herkomst, is Tatoeba een cultureel en sociaal fenomeen geworden.

Tatoeba, doğum yeri olan Fransa'da kültürel ve sosyal bir olay haline geldi.

Ik ben misschien niet erg sociaal, maar dat betekent nog niet dat ik niet met mensen omga.

Asosyal olabilirim , ama bu insanlarla konuşmadığım anlamına gelmez.