Translation of "Rotsen" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Rotsen" in a sentence and their turkish translations:

Uit rotsen -- ‘litho’

kayalardan -- "lito"

Wees voorzichtig op die rotsen.

O kayalara dikkat et.

Deze rotsen worden hier erg glibberig.

Vay canına, kayanın burası çok kayganmış.

We blijven rotsen zoals deze omrollen.

Bu tür büyükçe taşların altına da bakmaya devam edeceğiz.

Dat mineralen oplost uit de onderliggende rotsen.

gelen mineralleri çözündüren sıcak su bulunur.

En die hun energie krijgen van rotsen,

enerjilerini kayalardan alan,

En hun afvalproducten zijn weer andere rotsen.

bu onların atık ürünü olan diğer kayaları oluşturur.

Laten we deze rotsen beklimmen en landinwaarts gaan.

Hadi, araziye girmek için kayalara tırmanmayı deneyelim.

Maar wees voorzichtig als je deze rotsen omduwt.

Ama bu taşları çevirirken çok dikkatli olmak gerekiyor.

Het schip liep te pletter op de rotsen.

Gemi kayalara çarptı.

De rotsen zijn erg glibberig. Ik wil niet wegspoelen.

Kayalar da aşırı kaygan. Buraya düşmek istemem.

De kleine pup is veel flexibeler op de rotsen.

Ufak yavru kayalarda daha atik hareket ediyor.

Het beklimmen van rotsen zonder goede uitrusting, is gevaarlijk.

Uygun ekipman olmadan kaya tırmanışı tehlikeli.

Maar het vocht in de jungle maakt de rotsen glibberig.

Ama ormandaki nem, bu kayalıkları çok kayganlaştırıyor.

We blijven rotsen zoals deze omrollen. Kijken wat eronder zit.

Bakın, bu büyük taşların altına bakmaya devam edeceğiz. Bunun altındakine bakın.

Mijnwerkers gebruikten kettingen... ...om rotsen de heuvel op en af te sjorren.

Madenciler bu eski zincirleri dağlarda taş taşımak için kullanıyorlardı.

En schorpioenen houden ervan zich in bosjes en onder rotsen te verstoppen.

Akrepler her zaman küçük çalıların ve taşların altına saklanmayı severler.

Het probleem is dat deze scherpe rotsen zo door het touw snijden.

Ama sorun şu ki bu keskin kayalar halatı bir bıçak gibi kesebilir.

Of we proberen wat beschutting te zoeken in een van deze overhangende rotsen.

Ya da şu büyük kayalıkların altında kendimize gölge bir yer arayabilir

Ik klim daarin... ...of ik klim de rotsen op bij de ingang van de grot.

Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.

Deze rotsen zijn enorm glibberig. Ik verlies mijn kracht door me hier vast te houden.

Bu kayalar aşırı kaygan! Buraya tutunurken gücüm tükeniyor.