Examples of using "يدخل" in a sentence and their turkish translations:
içine su girsin mi? '
Onun odaya girdiğini gördüm.
güneş sisteminin içerisine nasıl geliyor
Neden onu içeriye davet etmedin?
O deliğe girmeden önce yakalamaya çalışalım.
Boone Smith parsların zihniyetini incelemeyi seviyor.
arkadaşım başkasının hipotezi ile bilime girilmez
Bazısı kış uykusuna yatarak asgari enerji harcıyor.
İşte o çoluk çocuk girdiğinde o yorumları okuyup o küfürleri öğrenmesin
işte bu yüzden yarasanın vücuduna giren virüs çok dirençli bir şekilde karşımıza çıkıyor