Examples of using "رأيته" in a sentence and their turkish translations:
- Onun koştuğunu gördüm.
- Onu koşarken gördüm.
Onun mektubu yırtıp attığını gördüm.
Onu nerede gördün?
Onu atladığını gördüm.
Onun dışarı çıktığını gördüm.
Onun güldüğünü gördüm.
Onu gördüğümde -
Bunu görür görmez şöyle düşündüm:
Onun odaya girdiğini gördüm.
Ben onu beyzbol oynarken gördüm.
Onu gördüm.
O orada. Onu görüyor musun?
dünyayı gördüğüm gibi anlatırken
Bu, şimdiye kadar gördüğüm en çirkin kardan adam.
Sen şimdiye kadar gördüğüm en yakışıklı adamsın.
Bu, gördüğüm en uzun adamdır.
Onu daha önce bir yerde gördüğüme eminim.
Gördüklerimden sonra aynı kişi değildim.
Daha önce onu bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
Onu ilk kez nerede gördün? Askerî bir operasyon sırasında
Bir arkadaşım 'Şu ana dek gördüğüm farkındalığı en yüksek bebek' dedi.
Sonra bir baktım ki yuvanın dışına sürüklenmiş, ölmek üzere.