Examples of using "يعانون" in a sentence and their turkish translations:
öyküsüne tanıklık ettim.
İnsanlar zorluk ve acı çekiyordu,
Onlar sıtmadan çekiyorlar.
- Finansal zorluk çekiyorlar.
- Mali zorluklar yaşıyorlar.
Ayrıcalıklı insanlar olarak
CEO’ların kendileri yerine acı çekecek çalışanları var.
Bugün ise %10'dan daha azı bu durumda.
Yokluğumda çocuklar o kadar bakımsız kalmışlardı ki
Örneğin, yaygın anksiyete bozukluğu olan kişiler
45 yaşını geçmiş Amerikalıların %35'i kronik olarak yalnız.
Hayatı herkes için eşit derecede zorlayıcı yapmak için
Anksiyetesi olan kişiler bunu kendilerine gün boyu yaparlar.
Peki ya olmayanlar. Geçim sıkıntısını zaten çekenler ne olacak?
Trebia'nın soğuk sularını geçtikten sonra, askerleri aç, ıslanmış, ve neredeyse dondurucu olan soğuk havaya maruz bir şekilde durmakta.