Examples of using "لكنهم" in a sentence and their turkish translations:
fakat ulaşamayacaklar
öyküsüne tanıklık ettim.
Ama ciddi bir meydan okumayla karşı karşıya.
ama aynı zamanda bizi korkutuyorlardı.
ama kimse sponsor olmadı.
Bu meşaleler sürüsünün düşman askeri olmadığını bilemediler. Bunlar Kartacalı kamp sivilleri...
Fakat yayılacağını akıl edemediler.
fakat dünya'nın düz olduğunu iddaa ediyorlar
Ama bize gümüş paralar verdiler.
Ancak bana korkularından da bahsediyorlar.
işte karıncalar da bunu yapıyor fakat yemiyorlar
Ama geleceğimizin ise yüzde 100'ü onlar.
fakat yinede ölen karıncayı orada bırakmıyorlar
Onu her yerde aradım ama bulamadım.
öte yandan sanal bir kapışmada deterjan kapsülü yemeleri,
Yüksekliğin bundan daha büyük olduğunu düşünün . Ama her zaman karmaşık bir
Ancak onlar da muharebeden bir yada iki gün sonra yakalanacaklar.
Süvari ve Velitelerin arkasında ağır yol alıyorlar ancak sağlam bir ilerleyiş gösteriyorlar.
Haçlılar daha sonra Hama ve Harim'i almaya çalıştı. ancak girişimi başarısız.
, ancak zaferi kazanmaya yardımcı olarak cesurca karşılık veren genç askerlerinden etkilendi.
aman kimseye dokunmasın ama yine de söyleyeceğimizi söyleyelim dediler
Fransız liderle karşılaşanlar ağır kayıplar verdiler ama
Apollo 8 mürettebatının Ay'a gitmesi üç gün sürdü, ancak tek başlarına uçmadılar.