Translation of "الفقر" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "الفقر" in a sentence and their turkish translations:

وكان معدل الفقر 12%

yoksulluk oranı %12,

فرص القضاء على الفقر المدقع،

Şiddetli yoksulluğu sona erdirecek,

تأتي من دول شديدة الفقر.

aşırı yoksulluğun olduğu ülkelerden geliyor.

كان معدّل الفقر 5 بالمائة.

Sefalet içindekilerin oranı %5'ti.

أن الزلزال لا يقتل الفقر

deprem öldürmez fakirlik öldürür diye

وقلل الفقر بأكثر من النصف

ve yoksulluğu yarıdan fazla azalttı.

لكن أيضاً لمن يعانون من الفقر،

Ayrıcalıklı insanlar olarak

وإن كنتم تعيشون في قبضة الفقر

Yoksulluğun pençesinde

كان معدّل الفقر عند نسبة 39 بالمائة.

yaklaşık %39 yoksulluk oranı vardı.

معدّل الفقر الآن عند نسبة 11 بالمائة.

Şimdi %11.

وذلك يعني أن الفقر يترك ندبة حقيقية،

Bu, yoksulluğun kalıcı iz bıraktığı ve

ولمساعدة العوائل الكومبودية في النجاة من الفقر.

ve Kamboçyalı ailelerin fakirlikten kurtulmasına uğraşıyoruz.

الدراسة هي الوسيلة الوحيدة التي ستبعدهم عن الفقر.

Eğitim fakirlikten çıkmanın tek yolu.

من الفقر، والشعور بالوحدة، والحزن، وكسرنا بعضنا البعض،

fakirlikten, yalnızlıktan, hüzünden, birbirimizi kırdığımızdan,

الذين يكافحون حقا للارتقاء بأنفسهم فوق الفقر المدقع.

kurtarmaya çalışan yaşlılar kaldı.

لتحويل حالات الفقر إلى حالات من الثروة والازدهار.

bolluk ve refaha çevirebilecek güce sahip olduğuna inanıyorum.

هذا يعني مليار وريع المليار إنسان يتركون الفقر ورائهم

Bu da 1,25 milyar insanın yoksulluktan kurtulduğu anlamına gelir

هل ذلك يعني أن الفقر أمر غير مهم بالرغم من كل شيء؟

Bu, aslında... Yoksulluğun önemli olmadığı anlamına mı geliyor?