Translation of "طاقة" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "طاقة" in a sentence and their turkish translations:

نفذت طاقة ليلى نهائيّا.

Leyla'nın enerji seviyeleri dibe vurdu.

يتطلب الأمر طاقة لتكون حاضراً.

Enerjinizin hep yüksek olması gerekiyor.

واستخدمنا كل طاقة العصر الرقمي هذه

Bununla birlikte dijital çağın bütün o enerjisini,

‫هذا يعني وجود طعام.‬ ‫هذا يعني طاقة.‬

Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.

‫كان لديّ طاقة هائلة لأعلّم ما استفدته.‬

Geri verecek çok enerjim vardı.

يلتقط هذا المبنى في الواقع طاقة الشمس في ذلك السطح.

Bu binanın çatısı güneş enerjisini saklıyor.

تقوم عملية طاقة أورايغون بتحويل الغاز الطبيعي إلى خلية وقود.

Origen Elektrik Süreci doğal gazı bir yakıt deposuna gönderiyor.

تم إطلاق أول طاقة عند حدوث كسر في قاع المحيط

okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı

‫وأدركت فجأةً أن لديّ طاقة للالتقاط الصور‬ ‫وتصوير الأفلام مجددًا.‬

Birden tekrar fotoğraf ve film çekmek için enerjim olduğunu fark ettim.

‫خلال النهار،‬ ‫تحوّل الطحالب القاطنة للشعاب المرجانية‬ ‫طاقة الشمس إلى طعام.‬

Gün içerisinde, mercanların içinde yaşayan algler güneş enerjisini yiyeceğe dönüştürür.

اعظم بكثير اذ ان طاقة التسخين لغاز الضحك اعلى مئتين وخمسةً

iki yüz altmış beş kat daha yüksek olduğu için küresel ısınma üzerindeki etkileri

من خلال معرفة أننا بحاجة إلى طاقة عالية ، نعلم أن الناس يقولون دائمًا مهينًا.

bize yüksek enerji lazım diyerek insanlara sürekli aşağılayıcı laflarda bulunduğunu biliyoruz