Examples of using "طاقة" in a sentence and their turkish translations:
Leyla'nın enerji seviyeleri dibe vurdu.
Enerjinizin hep yüksek olması gerekiyor.
Bununla birlikte dijital çağın bütün o enerjisini,
Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.
Geri verecek çok enerjim vardı.
Bu binanın çatısı güneş enerjisini saklıyor.
Origen Elektrik Süreci doğal gazı bir yakıt deposuna gönderiyor.
okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı
Birden tekrar fotoğraf ve film çekmek için enerjim olduğunu fark ettim.
Gün içerisinde, mercanların içinde yaşayan algler güneş enerjisini yiyeceğe dönüştürür.
iki yüz altmış beş kat daha yüksek olduğu için küresel ısınma üzerindeki etkileri
bize yüksek enerji lazım diyerek insanlara sürekli aşağılayıcı laflarda bulunduğunu biliyoruz