Examples of using "الغروب" in a sentence and their turkish translations:
Tom gündoğumundan önce buraya geldi.
Güneşin batmasıyla faaliyetlerine son verdikleri sanılırdı.
Güneş battıktan sonra bu kumsalda olanları kimse kaydetmemişti.
Dünya'daki her yaratığın geceden sağ çıkmanın bir yolunu bulması gerekir. GÜN BATIMINDAN ŞAFAĞA