Examples of using "الضجيج" in a sentence and their turkish translations:
çünkü gürültü yaygın bir şey
Fakat yüksek sesler ve parlak ışıklar kafa karıştırıcı.
Gürültüye katlanamıyorum.
Genel gürültüyü delip geçen bir frekansta çağrı yapıyorlar.
Lütfen sessiz olun.
müziğin gürültü olduğunu düşünmez.
Artık bu gürültüye dayanamam.
- Gürültüden dolayı uyuyamıyoruz.
- Gürültü yüzünden uyuyamayız.
Gürültüye artık katlanamıyorum.