Translation of "الثلاثة" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "الثلاثة" in a sentence and their turkish translations:

قاعدة الثلاثة،

üçler kuralı,

هؤلاء الثلاثة بناته.

Şu üçü onun kızları.

خلال الثلاثة عقود الأخيرة،

kökten değişti

محتال صانعي الورق الثلاثة

üç kağıtçının teki hileci düzenbaz

على مر الثلاثة عقود التالية،

Sonraki 30 yılda,

وخلال الثلاثة أسابيع الأخرى، نكافئ الطلاب.

ve diğer üç haftada öğrencileri ödüllendiriyoruz.

إن كانت الإجابة هي نعم للأسئلة الثلاثة،

Üçüne de yanıtım evet ise,

الذين، في النهاية، يعملون لدى هؤلاء الثلاثة بالمئة.

%97'nin bir parçası da olabilirsiniz.

كل واحد من الثلاثة هو نظام دعم حياة مستقل،

Bunların hepsi bağımsız yaşam destekleri

حتى أن البعض وصل تقريبًا إلى ملوك التحالف الثلاثة.

Bazıları neredeyse üçlü Koalisyon hükümdarlarına kadar ulaştı.

حصلت على معاملة تفضيلية لاثنين من برامج الدراسات العليا الثلاثة.

Bana, üç yüksek lisans programımdan ikisinde torpil yaptılar.

بدأت الأعمدة الثلاثة بالعبور، وانبثقت صدورهم في المياه العميقة المتجمدة

Üç kol geçmeye başlıyor, göğüslerine kadar buz gibi nehir suyuna batmış halde.

على مدار الأيام الثلاثة التالية، استمر عمود المسيرة دون توقف

Takip eden 3 gün boyunca yürüyüş bir engelle karşılaşmadı.

ولكن قبل أن يتمكن من مواجهة الرومان، اهتم أولاً بأولوياته الثلاثة العاجلة:

Ama Romalılarla karşılaşmadan önce ordusunun 3 acil ihtiyacıyla uğraşmak zorundaydı.

قال ديما: "لكن الثلاثة ملايين هي كل ما عندي، لا أكثر، ولا أقل".

"Fakat bütün sahip olduğum üç milyon" dedi Dima. "Ne daha çok ne daha az."

‫قمت ببعض الاختيارات الذكية‬ ‫وساعدتني في العثور على الكائنات ‬ ‫الثلاثة التي كنا نبحث عنها.‬

Zekice seçimler yaptınız ve aradığımız üç yaratığı da bulmamızı sağladınız.

في غضون لحظات ، اندلعت النيران في الكبسولة ، مما أسفر عن مقتل رواد الفضاء الثلاثة.

Birkaç dakika içinde, alevler kapsülün içinden geçerek üç astronotu da öldürdü.