Translation of "اتخاذ" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "اتخاذ" in a sentence and their turkish translations:

‫حان وقت اتخاذ القرار!‬

Karar zamanı!

لذلك بدأ اتخاذ الاستعدادات.

Dolayısıyla hazırlıklara başladı.

بحيث يمكنك اتخاذ إجراءات متسقة.

ve böylece tutarlı davranmaya başlarsın.

وفي النهاية لابد من اتخاذ القرارات.

Eninde sonunda bir karar almanız gerekiyor.

يجعل اتخاذ الإنسان لقراراته أكثر سهولة.

insanların karar vermesini nasıl kolaylaştırabildiğini görebiliyorum.

جعلتهم يُنهوا حوسبةً لمحاكاة عملية اتخاذ قرار

öğrencilere günlük yaşamdaki içki içme, madde kullanımı

وكان عليّ اتخاذ تدابير إضافية لحماية عائلتي.

ve ailemi korumak için eksta önlemler almam gerekti.

عندما يتم اتخاذ جميع هذه التدابير ، لدينا

bütün bu önlemler alındığında bizim

تلك التي نستخدمها في اتخاذ القرارات وتجميع المصادر،

kullandığımız tüm kurallar, süreçler ve sistemlere bakıp

ومدى ضحالة البيانات التي تستخدم في اتخاذ القرارات الحاسمة.

bulunduğunu fark ettiğimde, ilgiden takıntıya dönüştü.

‫لا تجلس فحسب أمام شاشة حاسوبك، ‬ ‫حان وقت اتخاذ القرار.‬

Bilgisayarınızın başında öylece oturmayın, karar verme zamanı.

ربما هذا هو سبب اتخاذ هذه التدابير في جميع أنحاء العالم؟

Belkide bütün dünyada alınan bu önlemler bu yüzden olabilir mi?

- كنت أفكر في اتخاذ كلب.
- كنت أفكر في الحصول على كلب.

Bir köpek almak hakkında düşünüyorum.

‫فالطريق الذي أمامنا ‬ ‫سيكون حافلاً بالعوائق الصعبة،‬ ‫التي تتطلّب اتخاذ قرارات صعبة.‬

ilerideki güzergâh da zor kararlar almayı gerektiren engellerle dolu olacak demektir.

سعى التجار إلى تحقيق العدالة الخاصة بهم من خلال اتخاذ قرار انهاء الولاشيان و استبداله

Kederli tüccarlar kendi adaletleri kendileri ararlar, Eflak Voyvodasını ortadan kaldırıp

لذا ما عليك القيام به هو العيش من خلال اتخاذ الاحتياطات دون العناد مع الفيروس.

Demek ki yapılması gereken virüsle inatlaşmadan önlemleri alarak yaşamak

‫وتقول مائتان وأربعون مليون امرأة في البلدان المنخفضة الدخل أنهن يرغبن في اتخاذ قرار بشأن الحمل‬ ‫ومتى يصبحن حاملاً ،‬

Düşük gelirli ülkelerde 240 milyon kadın gebe kalmak isteyip istemediğine