Translation of "عملية" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "عملية" in a sentence and their turkish translations:

الانبثاث عملية معقدة.

Metastaz karmaşık bir süreçtir.

أو يقترح إجراء عملية.

ya da ameliyat önerdiğinde sorun.

عملية أعدها بعض الناس

belli kişilerce hazırlanan operasyon

وتستخدمه في عملية البناء،

ve ölüm ile

إنها عملية بطيئة جداً.

Bu çok yavaş bir süreç.

"نحن نملك عملية التصنيع لدينا ،

"Üretim sürecimize sahibiz,

ولكن كالشعر، إنها عملية حساسة جدًا

Ancak şiir gibi, bu çok narin bir süreç,

من خلال عملية نسميها "عزل الكربون".

tarafından tutuluyor.

تكمن الآلية الأولى في عملية لنقل الملفات.

İlk mekanizma bir dosya aktarım sürecidir.

لأن شفاءك لا يبدأ بنهاية عملية الشفاء.

Çünkü tedavi edilmek, iyileşmenin bittiği anlamına gelmez.

ولكن يبدأ حيث تبدأ عملية الشفاء نفسها.

İyileşme asıl burada başlar.

جعلتهم يُنهوا حوسبةً لمحاكاة عملية اتخاذ قرار

öğrencilere günlük yaşamdaki içki içme, madde kullanımı

حسنا، في عملية التحدث لكل هؤلاء المستثمرين

Tüm bu yatırımcılarla konuşma sürecinde,

وتحويل عملية الصيد إلى رد فعل بسيط.

ve avlanmayı basit bir refleks haline getirdiği ile alakalı.

لأنّني كنت على علم بـ"عملية غلاديو"،

çünkü Gladio operasyonunu

تخزن التربة الكربون عبر عملية التمثيل الضوئي،

Karbon, yeşil bitkilerin atmosferden karbondioksiti alıp bünyelerinde

هذا ما أنا حاليا في عملية القيام.

Şu anda ben de öyle yapma sürecindeyim.

غسل الملابس باليد عملية صعبة ومضيعة للوقت.

Çamaşırları elle yıkamak zor ve zaman alıcıdır.

‫هذه عملية نجاة ذكية. قرار حكيم. أحسنت.‬ ‫حسناً.‬

Bu akıllıca bir yöntem ve iyi bir karardı. Aferin size. Tamam.

الكسلان لديه انخفاض فى عملية الإيض بشكل غريب.

Metabolizmaları da inanılmaz yavaş.

لقد قاموا بحماية عملية حصاد سرطان البحر هناك

Neredeyse bir asırdır,

في أضخم عملية فرار من السجن في التاريخ.

bir örgütlenme ve beceriklilik timsali oldu.

إذا تحسنت مع الوقت، أي بعبارة أخرى "عملية التقدم"

Zaman içinde daha iyi oldularsa bunun ilerleme olduğunu kabul ediyorum.

ليست هذه عملية تبادل أفكار عادية عند ناشر الأغذية.

Yiyecek yayıncısında bu normal bir beyin fırtınası süreci değildir.

هذه هي عملية مراقبة التسليم من مركز التوزيع لدينا

Bu aslında dağıtım merkezinden teslimat olayının görüntüleri;

أنا عضو في عملية مسح تُسمى (مسح الطاقة المظلمة)،

Karanlık Enerji Ölçümü adı verilen

لذا هي عملية بسيطة من التغيير من طريقة القص والخياطة،

Geniş kıyafetlerden kesilen, dikilen ve hatta bazen yapıştırılan

تقوم عملية طاقة أورايغون بتحويل الغاز الطبيعي إلى خلية وقود.

Origen Elektrik Süreci doğal gazı bir yakıt deposuna gönderiyor.

للملتقى في جنيف من جديد. كما ستقود عملية مصالحةٍ وطنيةٍ

Cenevre'deki toplantıya tekrar dönmeleri gerekir . Ayrıca

‫لكن بعد عملية تنظيف‬ ‫تكلفت بضعة ملايين دولار،‬ ‫تعود الآن الحيوانات.‬

Milyonlarca dolarlık bir temizlikten sonra... ...hayvanlar dönmeye başladı.

لديهم احتياجات غذائية عالية لأن عملية التمثيل الغذائي الخاصة بهم سريعة

metabolizmaları hızlı olduğu için yüksek besin ihtiyaçları vardır

كانت مهمتهم هي إعطاء مركبة الفضاء أبولو الجديدة عملية ابتزاز شاملة.

Görevleri, yeni Apollo uzay aracını baştan aşağı sallamaktı.

ولكن ضبط عملية التكبير ، أو استعادة الابتكارات التي نجحت Pro V1 ،

Ancak Pro V1’in başarılı olmasını sağlayan çukurlaşmayı ayarlamak veya yenilikleri geri almak,

هنا تقع المشكلة الكبيرة ,كل عملية اسقاط تتضمن بعض تضحيات في

Ve büyük bir sorun var: Bu projeksiyonlardan her biri şekilde, mesafe de,

‫واحتجت إلى حوالي 3 أشهر للتعافي.‬ ‫لذا فقد كانت عملية طويلة ومؤلمة.‬

ve iyileşmek için yaklaşık üç ay dinlenmem gerekti. Uzun, acılı bir süreçti.

تم استخدامها في دعم أحد الجراحين أثناء عملية إزالة سرطان في الكلية.

kanserli böbrek alınma ameliyatında cerraha destek amacıyla kullanıldı.

عملية التمثيل الغذائي لهذا الخفاش أيضا سريعة. ولكن بما أن الجسم كبير

bu yarasanın yine metabolizması hızlıdır. Fakat gövdesi büyük olduğu için

مثل Vöggr مع تعهده بالولاء ... أو يمكنك تشغيل نكات عملية مثل Jomsviking

kirli oyunlar oynayabilirsin … ya da Jomsviking gibi adamın ellerini kesmesi

هاجم لانز قوة روسية أكبر في بوتوسك ، لكنها كانت عملية دموية وغير حاسمة.

Lannes, Pułtusk'ta daha büyük bir Rus gücüne saldırdı, ancak bu kanlı ve kararsız bir olaydı.

‫يُصعب الثلج عملية العثور على الطعام‬ ‫على أرض الغابة.‬ ‫عليها البحث في مكان آخر.‬

Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.

الثقافة هي مجموعة من القيم اليومية التي نعيش بموجبها. إنّها جزء من عملية بناء مجتمع أفضل.

Kültür, günlük hayatta bizi harekete geçiren değerlerle ilgilidir. Daha iyi bir toplum inşa etmenin gereklerinden biri bu.