Translation of "Aklında" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Aklında" in a sentence and their spanish translations:

Aklında ne var?

¿Qué tienes en mente?

Lütfen söylediğimi aklında tut.

Ten en mente lo que dije, por favor.

Aklında ne olduğunu biliyorum.

Sé lo que estás pensando.

Tom'un aklında olan bu.

Eso es lo que Tom tenía en mente.

Bu dersi aklında tut.

Recuerda bien esta lección.

Ölmen gerektiğini aklında tut.

Recuerda que debes morir.

çünkü aklında söylediği şeyin ciddiliğini

porque en su mente, no entendía el peso de lo que había dicho

Aklında bir şey var mı?

¿Tienes algo en mente?

Bana aklında ne olduğunu söyle.

- Dime qué tienes en mente.
- Díganme qué tienen en mente.

Onun aklında ne olduğunu düşünüyorsun?

¿Qué crees que él tiene en mente?

Lütfen bu gerçeği aklında tut.

Por favor ten en cuenta este hecho.

Tom'un aklında çok şey var.

Tom tiene muchas cosas en la cabeza.

Tom'un aklında başka bir şey var.

Tom tiene algo más en la cabeza.

Açık televizyonla, derslerini nasıl aklında tutabilirsin?

Con el TV encendido, ¿cómo puedes mantener la mente en tus estudios?

Tom, Mary'nin aklında ne olduğunu biliyordu.

- Tom sabía lo que Mary tenía en mente.
- Tom supo lo que Mary tenía en mente.
- Tom sabía lo que Mary estaba pensando.

Onun aklında bunlar var olan tek kategoriler.

Y en su mente, esas eran las únicas categorías.

Hepimizin aklında bu soru var değil mi?

Todos tenemos esta pregunta en mente, ¿verdad?

Tom'un aklında bir şey var gibi görünüyor.

Tom parece tener algo en su mente.

Aklında başka bir şey var gibi gözüküyor.

Tú pareces tener algo más en tu mente.

Tom Mary'nin aklında ne olduğunu merak etti.

Tom se preguntaba qué había en la mente de María.

Düşündüğün şeyi değil, söyleyeceğin şeyi aklında tut.

Ten en cuenta lo que vayas a decir, no lo que pienses.

Sigara içmenin sağlığın için iyi olmadığını aklında tut.

Ten en cuenta que fumar no es bueno para tu salud.

Tom, aklında başka bir şey varmış gibi görünüyor.

Tom parece tener su mente en otra cosa.

- Lütfen sana söylediklerimi unutma.
- Dediklerimi lütfen aklında tut.

Por favor, recuerda lo que te digo.

Aklında yemekten fazlası var. Eh, ısrarcılıktan tam puan aldı.

Tiene en mente algo más que comer. Una buena nota por la perseverancia.

Sana borç para vereceğim, ama aklında bulunsun, bu son kez.

Te presto dinero, pero ten en cuenta que ésta es la última vez.

- Onun aklında ne olduğunu merak ediyorum.
- Ne düşündüğünü merak ediyorum.

Me pregunto qué está pensando ella.

- David'in o kadar çok kız arkadaşları var ki o onların isimlerinin hepsini hatırlayamıyor.
- David'in isimlerini aklında tutamayacağı kadar kız arkadaşı var.

- David tiene tantas amigas que no puede acordarse de los nombres de todas.
- David tiene tantas novias que no consigue recordar el nombre de todas ellas.