Translation of "Etmekle" in Russian

Dans etmekle ilgilenmiyorum.

Танцы меня не интересуют.

Kamu fonlarını israf etmekle suçlandı.

Его обвинили в растрате общественных фондов.

Bizi ona haksızlık etmekle suçladı.

Он обвинил нас в том, что мы поступили с ним несправедливо.

Tom beni ihbar etmekle tehdit etti.

Том угрожал донести на меня.

O bu işe devam etmekle suçlandı.

Ему поручили продолжить эту работу.

Tom John'u sonuçları tahrif etmekle suçlandı.

Том обвинил Джона в фальсификации результатов.

O bana ihbar etmekle tehdit etti.

Она пригрозила настучать на меня.

Tom sadece Mary'ye yardım etmekle ilgilendiğini söyledi.

Том сказал, что он просто заинтересован в оказании помощи Мэри.

Tom'un bize yardım etmekle ilgilediğini sana ne düşündürüyor?

С чего ты решил, что Том заинтересован помочь нам?

Tom Mary'ye yapacağı herhangi bir şeye yardım etmekle ilgilenmediğini söyledi.

Том сказал Мэри, что у него нет интереса помогать ей в чём-либо.

Rusya, Avrupa Birliği ve ABD; birbirlerini Ukrayna'nın iç işlerine müdahale etmekle suçluyorlar.

Россия, Европейский Союз и США обвиняют друг друга во вмешательстве во внутренние дела Украины.