Translation of "Patron" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Patron" in a sentence and their japanese translations:

Patron nerede?

社長はどこですか。

Artık patron o.

‎ヒトデの完敗だ

Patron bana kızacak.

上司に怒られてしまう。

Burada patron sensin.

あなたがボスだよ。

Patron onu tekrar azarladı.

彼はまた上司にがみがみ言われたところです。

Ona patron olarak baktım.

私は彼をボスとみなした。

Patron dışarıdayken ofisin sorumlusu kim?

所長が出かけている間、事務所の責任者は誰になるのですか。

- Patron sensin.
- Sen öyle diyorsan öyledir.

あなたがボスだよ。

Patron hepimize bir günlük izin verdi.

社長は僕たち全員に一日休みをくれた。

Benim patron istifa etmesi için zorlandı.

私の上司は辞職せざる得なかった。

Patron onu çabuk bitirmeleri için adamlarını yönetti.

上司は部下にそれをすばやく完成するように命じた。

Patron bize sabahtan akşama kadar çalışmamızı emretti.

社長が私たちに朝から晩まで働くよう命じた。

Yeni patron şirketi daha iyi bir hale getirdi.

新社長は、会社の体質を堅固なものに作り上げた。

Patron, Bay Brown'dan kendisi yokken işyerinin sorumluluğunu almasını istedi.

上司は自分が留守の間事務所の管理を、ブラウン氏に依頼した。

Patron, işe zamanında gelmediği için Mike'ın işine son verdi.

社長はマイクが就業時間に出社しないので彼を首にした。

Tom patronu civarda olmadığı zaman bir patron gibi davrandı

上司がいないときには、いつもトムが代わりを務めた。

Patron sekreterine hafta sonuna kadar iyi bir fikirle gelmesini söyledi.

社長は秘書に週末までに良い案を考え出すようにと言った。

Patron Jim'e bu bir tatil yapman için iyi bir zaman dedi.

「君が休暇をとるころあいだな」とボスはジムに言った。

- Sen patronluk taslıyorsun değil mi?
- Sen gittikçe otoriter oluyorsun,değil mi?
- Patron oldun ,değil mi?

でかい顔してるじゃないか。

Bu kuruluşta onların hepsi patron olduğu ve Hintli olmadığı için, herhangi bir karar alınması bir mucize.

この組織は幹部ばかりが名を連ね、果たして決断を下せるのか怪しいものだ。

patron olan Napolyon'a olan bağlılığını sorguladığında , Berthier, "Unutma ki bir gün Bonaparte'a ikinci olmanın iyi bir şey olacağını unutma."

、ベルティエは「いつの日かボナパルトに次ぐのは素晴らしいことだということを忘れないでください」と答えました。