Translation of "Konuştuk" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Konuştuk" in a sentence and their japanese translations:

Konuştuk.

僕らは話した。

- Çadırda sürekli konuştuk.
- Çadırda konuştukça konuştuk.

- テントの中で明け方まで延々とおしゃべりをしました。
- テントの中で私たち喋りまくったの。
- 私たちテントの中でずっと喋ってたの。

Biz telefonda konuştuk.

我々は電話で話した。

Biz boşuna konuştuk.

我々はしゃべったが何にもならなかった。

Ne yapabileceğimizi konuştuk.

私たちは、自分たちで何ができるかについて話した。

Bir süre konuştuk.

私たちはしばらくの間話をした。

Biz zaten konuştuk.

私達はもう話した。

Biz işaret dili konuştuk.

我々は身振り言語で話した。

Eğitim planımızın detaylarını konuştuk.

我々は研究計画を詳しく述べた。

Konuyu genel olarak konuştuk.

我々はその問題を詳細に論じた。

Birçok konu hakkında konuştuk.

我々はいろいろの問題について話した。

Biz değişik başlıklarda konuştuk.

話は多岐にわたった。

Sabah ikiye kadar konuştuk.

- 僕らは夜中の2時まで話していた。
- 私たちは夜中の2時まで話していた。

Biz sorunlarımızla ilgili konuştuk.

私達は、自らの問題について話し合った。

Ne biliyorsak onu konuştuk.

私たちは知っている事を話した。

Çeşitli şeyler hakkında konuştuk.

私たちはいろんなことを話しました。

Biz genellikle İngilizce konuştuk.

私たちはいつも英語で話した。

Biz ikiye kadar konuştuk.

私たちは二時まで話していた。

Onunla plan üzerinde konuştuk.

我々はその計画について彼と話し合った。

Onunla plan hakkında konuştuk.

我々はその計画について彼と話し合った。

Dünkü test hakkında konuştuk.

私たちはきのうのテストについて話した。

Biz oldukça samimi olarak konuştuk.

虚心坦懐に話し合った。

Gece geç saatlere kadar konuştuk.

我々は夜更けまで語り合った。

Biz onunla plan üzerine konuştuk.

我々はその計画について彼と話し合った。

Biz farklı konular hakkında konuştuk.

話題は多様多種だった。

Bir çevirmenin yardımı olmadan konuştuk.

私たちは通訳の助けなしで話した。

Bebeği uyandırmayalım diye sessizce konuştuk.

私たちは、赤ちゃんが目覚めないように低い声で話しました。

Birbirimize karşı ciddi şekilde konuştuk.

私達は真剣に話し合った。

Gün doğana kadar sürekli konuştuk.

私たちは語りに語って、とうとう夜が明けた。

On biri geçinceye kadar konuştuk.

私たちは11時すぎまで話した。

Kaleler ve krallar hakkında konuştuk.

- 私たちはいろんなことを話しました。
- 私たちいろいろなことを話しました。

Gece yarısına kadar telefonda konuştuk.

私たちは真夜中まで電話で話した。

Onun yurtdışında yaşadıkları hakkında uzun zaman konuştuk.

彼女は外国の経験について長々と話した。

Biz düşük sesle konuştuk bu yüzden bebeği uyandırmadık.

- 私たちは、赤ちゃんが目覚めないように低い声で話しました。
- 赤ちゃんを起こさないように私たちは小声で話した。

Biz okuldan sonra her zaman birçok şey hakkında konuştuk.

私達は放課後いつもいろいろなことについて話し合った。

Tom ve ben üç hafta önce bunun hakkında konuştuk.

トムと私はそのことについて3週間前に話し合った。

Biz kek yerken ve çay içerken gece geç saatlere kadar konuştuk.

私たちはお茶を飲みケーキを食べながら夜遅くまで話をした。