Translation of "Istasyonun" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Istasyonun" in a sentence and their japanese translations:

Dükkan tam istasyonun önünde.

その店はちょうど駅の真ん前にあります。

Kaldığım otel istasyonun yakınındadır.

私達が泊っているホテルは駅の近くにある。

- Onunla istasyonun oradaki kahvecide karşılaştım.
- Onunla istasyonun oradaki kahvecide buluştum.
- Onunla istasyonun yakınındaki bir kafede tanıştım.

私は駅の近くにある喫茶店で彼女と待ち合わせた。

İstasyonun karşısındaki kitabevi çok büyük.

駅前の本屋はとても大きい。

İstasyonun önünde bir banka vardır.

- 駅前に銀行がある。
- 駅前には銀行がある。
- その駅の前には銀行があります。

İstasyonun önünde bir postane vardır.

駅の前に郵便局があります。

İstasyonun önünde bir çeşme vardır.

駅の前に噴水があります。

Düzinelerce insan istasyonun önünde toplandı.

数十人の人々が駅の前に集まった。

İstasyonun önünde bir kafeterya var.

駅の前に喫茶店があります。

İstasyonun önünde bir taksiye bindim.

駅前でタクシーを拾った。

Sabahın erken saatlerinde, istasyonun tuvaletleri açıldığında,

朝早く 駅のトイレの扉が開くと

İstasyonun yakınında bir banka var mı?

- 駅の近くに銀行はありますか。
- 駅の近くに銀行がありますか。

İstasyonun yakınında bir taksi durağı var.

駅の近くにタクシー乗り場があります。

İstasyonun yanında yaşlı bir adamla tanıştım.

私は駅の近くで1人の老人に会った。

İstasyonun önünde bir kahve dükkanı var.

駅の前に喫茶店があります。

Tom'un istasyonun önünde bizi bekleyebileceğini düşündüm.

トムが駅前で私たちを待ってるんじゃないかと思った。

İstasyonun dışında eski bir arkadaşıma rastladım.

- 駅前でばったり旧友に会った。
- 駅前で、昔の友達にばったり会ったんだ。

Biz istasyonun önünde bir otelde kaldık.

私たちは駅前のホテルに泊まった。

Bu kitabı istasyonun önündeki kitapçıdan aldım.

- この本は駅前の書店で買った。
- この本は駅前の本屋で買ったんだよ。

İstasyonun önünde büyük bir park yeri vardır.

駅前に大きな駐車場がある。

Bir istasyonun yakınında yaşamak büyük bir kolaylık.

駅の近くに住んでいるとたいそう便利だ。

Affedersiniz, ama bana istasyonun yolunu söyleyebilir misiniz?

- すみませんが、駅へ行く道を教えてもらえませんか。
- すまないが駅へ行く道を教えていただけないか。
- すみません、駅への道を教えていただけませんか?

Günbegün köpek, sahibini istasyonun önünde bekleyerek oturdu.

来る日も来る日も、その犬は駅の前で主人を待って座っていた。

Ben bu kitabı istasyonun önündeki kitapçıda aldım.

この本は私が駅前のある本屋で買ったものなんだ。

Amcamın, istasyonun yakınında bir çiçekçi dükkânı var.

おじは駅のそばに花屋を持ってます。

Bir yabancı bana istasyonun nerede olduğunu sordu.

ある外国人が私に駅がどこにあるかと聞いた。

Sen bisikletini istasyonun çevresinde bir yerde bulacaksın.

あなたの自転車は駅の近くのどこかにありますよ。

İstasyonun önünde kalabalıktaki birinin benim adımı seslendiğini duydum.

駅前の人込みの中で、私は誰かが私の名前を呼ぶのを聞いた。

Birçok bisiklet istasyonun önünde yasa dışı olarak park edilmektedir.

駅前には多くの自転車が違法に止められています。

İstasyonun belediye binasına ne kadar uzaklıkta olduğunu biliyor musunuz?

駅から市役所までどのくらい距離があるかご存じですか。

Ben istasyonun yakınında lezzetli kekler yapan yeni bir pasta dükkanın var olduğunu duydum.

駅の近くにおいしいケーキ屋さんができたらしいよ。