Translation of "Banka" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Banka" in a sentence and their japanese translations:

Banka nerede?

その銀行はどこにありますか。

Banka açık mı?

銀行は開いていますか。

Banka hesabı açacağım.

預金口座を開く。

Banka postanenin yanındadır.

銀行は郵便局の隣です。

Banka kapalı mıydı?

銀行は閉まってた?

O, banka oturdu.

彼女はベンチに座った。

- Banka buradan uzak mı?
- Banka buraya uzak mı?

その銀行はここから遠いですか。

- Ben bir banka memuruyum.
- Ben bir banka personeliyim.

私は銀行員です。

- Banka ne kadar geç saatlere kadar açık?
- Banka saat kaça kadar açık?
- Banka ne zamana kadar açık?
- Banka kaça kadar açık?

銀行は何時まで開いていますか。

Banka, üç blok ötededir.

銀行は3ブロック先です。

En yakın banka nerede?

- 一番近い銀行はどこにありますか。
- 一番近い銀行はどこですか。
- ここから一番近い銀行はどこですか?

O bir banka memurudur.

彼は銀行員です。

Bir banka için çalıştım.

私は銀行で働いていました。

Ben bir banka memuruyum.

私は銀行員です。

Köşe başında banka var.

角に銀行があります。

Ben bir banka personeliyim.

私は銀行員です。

Babam bir banka memuru.

私の父は銀行員です。

Yeni banka Baker caddesinde.

新しい銀行はベーカー街にある。

Banka cumaları geç kapanır.

金曜日の銀行は遅じまいだ。

- Bu civarda banka var mı?
- Yakınlarda bir banka var mı?

近くに銀行はありますか?

Biz ödemeyi banka transferiyle yapacağız.

銀行振込でお支払いします。

Banka soyguncuları bütün yönlere dağıldılar.

銀行強盗たちは四方八方に散らばった。

Banka onun binasına ipotek koyuyor.

銀行は彼のビルを抵当に取っている。

Banka, Pazar günleri açık değil.

銀行は日曜にはやってません。

Banka insanlar için para tutar.

銀行は人の金を預かる。

Korkarım banka evimi geri alacak.

銀行に家を取り上げられてしまいそうなんだよ。

Banka cuma günleri geç kapanır.

金曜日の銀行は遅じまいだ。

Biz parkta bir banka oturduk.

- 私たちは公園のベンチに座った。
- 我々は公園のベンチに座った。

İstasyonun önünde bir banka vardır.

- 駅前に銀行がある。
- 駅前には銀行がある。
- その駅の前には銀行があります。

Otelin önünde bir banka var.

ホテルの前に銀行がある。

Babam bir banka için çalışıyor.

- 父は銀行に勤めています。
- 私の父は銀行に勤めている。

O çıkar çıkmaz, banka kapandı.

彼が出ていったらすぐに銀行が閉まってしまった。

Banka dekontunun bir kopyası eklidir.

念のため、銀行振込の領収書のコピーを同封いたしました。

Onun babası bir banka memuru.

彼女の父は銀行員です。

Tom'un İsviçre banka hesabı var.

トムはスイス銀行に口座を持っている。

O eskiden bir banka memuruydu.

彼女はもと銀行員です。

Ben bir banka için çalışırım.

- 私は銀行で働いています。
- 銀行で働いています。

Onlar parkta bir banka oturdular.

彼らは公園のベンチに座っていた。

Bir banka hesabı açmak istiyorum.

- 銀行口座を開設したいんですけど。
- 銀行口座を作りたいんですけど。

- Bankın üzerine otur.
- Banka otur.

ベンチに座りなさい。

O banka iki kez soyuldu.

あの銀行は二度強盗にあった。

Banka hesap bakiyemi öğrenmek istiyorum.

残高を知りたいのですが。

Daha çok banka hesabı gibi çalışır,

言ってしまえば銀行口座のようなもので

Banka ona 500 dolar kredi verdi.

銀行は彼に500ドル貸しつけた。

İstasyonun yakınında bir banka var mı?

- 駅の近くに銀行はありますか。
- 駅の近くに銀行がありますか。

Banka, kar payını % 20 oranında yükseltti.

その銀行は二割増配ですよ。

Banka şirkete 1,000,000 dolar kredi verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

O bir banka memuru ile evlendi.

彼女は銀行員と結婚した。

- Hesap kartımı kaybettim.
- Banka kartımı kaybettim.

デビットカード、失くしちゃった。

John'a göre, banka saat üçte kapatır.

ジョンの言うことには、銀行は午後3時に閉まる。

Buraya yakın bir banka var mı?

この辺りに銀行はありませんか。

- Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.
- Banka şirkete bir milyon dolar borç verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

Polis sadece tek bir banka hesabına ulaştığında,

警察が入手した たった一口の銀行口座からは

Bir banka bize faizle ödünç para verir.

銀行は利息をとって金を貸してくれる。

Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

Banka elli dolarlık çekinizi nakit olarak ödeyecek.

銀行に行けばその50ドルの小切手を現金に換えてくれる。

Bir banka ve okul arasında dükkanı bulacaksın.

銀行と学校の間にその店があります。

Yen'i dolarla değiştirebileceğim bir banka var mı?

円をドルに替えてくれる銀行がありますか。

O, banka yöneticisinde olumlu bir izlenim bıraktı.

彼は取引銀行の店長に好意的な印象を与えた。

Banka hesabını bilmemizde bir sakınca var mı?

あなたの銀行口座を教えていただけますか。

Abonelik tutarını doğrudan çocuğun banka hesabına iade edelim.

子供の銀行口座にその料金を そのまま返金することにします

Banka, paramızın güvende olduğuna dair bize güvence verdi.

銀行は我々の金が安全なことを確約した。

Brian'ın cüzdan ve banka hesabında az para var.

ブライアンは、財布にも銀行にもあまりお金が残っていません。

- Lütfen o kanepeye oturma.
- Lütfen şu banka oturmayın.

そのベンチにすわらないで下さい。

Banka soyguncusu " hepiniz, olduğunuz yerde kalın!" diye bağırdı

「動くな、全員!」と銀行強盗は叫んだ。

Bir banka memuru olarak makul bir maaş alır.

彼は銀行員として、まあまあの給料をもらっている。

Gitmeye devam et. Senin solunda bir banka göreceksin.

行きつづけなさい。あなたは左側にその銀行を見るでしょう。

Banka soygunu sana hapishanede on yıla mal olacak.

銀行強盗すると懲役10年食らうぞ。

Bir banka arıyorum. Buraya yakın bir tane var mı?

銀行を探してるんですが、近くにありますか。

Tom'un bir kredi kartı veya bir banka hesabı yok.

トムはクレジットカードも銀行口座も持ってなかった。

Banka, 09:00 'da açılır ve 15:00 'de kapanır.

- その銀行は午前9時に開き、午後3時に閉まる。
- その銀行は午前9時に開店し、午後3時に閉店する。

Altı aylığına banka kredisi almak istiyorum. Şimdi ne yapıyor olmalıyım?

半年後に銀行融資を受けたいのだが、今から何を準備すればいいのか?

Ve yüz tanıma sistemindeki bir hata yüzünden banka soygunu ile suçlandı.

顔認識システムの誤りによる 誤認逮捕でした

- Bizim bankada bir hesabımız var.
- Bizim banka ile bir hesabımız var.

その銀行に取り引きがある。

Müşteri banka havalesi işlem ücretlerinden sorumludur. Anlayışınız için size teşekkür ederiz.

振込手数料はお客様のご負担となりますのでご了承ください。

Onun bir İsviçre banka hesabında gizlenmiş çok fazla parası olduğu söyleniyor.

スイスのとある銀行の口座には、隠された大金があるとの噂だ。

- O bir bankada çalışıyor.
- O bir bankada çalışır.
- O bir banka için çalışıyor.

- 彼は銀行で働いています。
- 銀行で働いています。

Bu banka çalışanları son zamanlarda çok kibarca küstah görünüyor. Ben bunun arkasında ne olduğunu merak ediyorum.

最近の銀行員の態度はなんと慇懃無礼なことか。何様だと思ってるんだ。