Translation of "Fransızlar" in Japanese

Beyazlar, siyahlar, Ruslar, Fransızlar...

白人 黒人 ロシア人 フランス人...

Fransızlar hiçbir şeyin imkansız olmadığını düşünürler.

フランス人はなにかが不可能だとは考えない。

Fransızlar sadece milli onurlarını kirleten yabancılar değillerdi

彼らにとってフランス人は 祖国の誇りを踏みにじっただけでなく―

Başta Fransızlar isyanı kolayca durduracak gibi gözüküyordu

当初 蜂起はすぐに鎮圧されると思われた

Fransızlar tarafından yönlendirildi ve suçlandı Le Marchant'ın süvari.

フランス兵は崩壊し 更にマルシャンの騎兵に突撃された

Batı Sınırında Fransızlar Almanlara karşı ilk büyük saldırıyı başlatır

西部戦線ではフランス軍が最初の大攻勢を開始

Fransızlar geri çekilmeye zorlanana kadar köprülerdeki krizi çözmeye çalışmakla sınırlıydı .

を解決しようと すること に限定 されていました。

Fransızlar ve İngilizler içki içmeyi severler ama birincisi kırmızı şarap için içeriye girerken ikincisi birayı tercih eder.

フランス人もイギリス人も飲むのが好きだが、後者はビールを好むのに対して前者は赤ワインが好きだ。