Translation of "Karşı" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Karşı" in a sentence and their japanese translations:

- O plana karşı çıktı.
- Plana karşı çıktı.

彼はその計画に反対した。

- Sigara içmeye karşı mısınız?
- Sigaraya karşı mısın?

あなたは喫煙に反対ですか。

Dış dünyaya karşı

外の世界では

Ve İspanyollara karşı

ました。 彼はまた、

Sahteciliğe karşı savaştım.

僕は虚偽を論破しようと論争した。

Kanunlara karşı gelme.

法を犯してはならない。

Hastalığa karşı savaş.

病気と闘う。

Bana karşı nazikti.

彼女は親切にしてくれたよ。

Arkadaşım fikrime karşı.

友人は私の意見に反対だ。

Kurallara karşı geldin.

君は規則を破った。

Ona karşı gelmeyin.

彼に逆らうな。

Planıma karşı mısınız?

私の計画に反対ですか。

Karşı tarafa atla.

飛び越えろ!

Herkes bana karşı.

みんな私に反対してるの。

Çocuklara karşı acımazdır.

彼は子供に残酷だ。

Şans bize karşı.

情勢は我々に不利だ。

Kurallara karşı gelmemelisin.

ルールに背いてはいけない。

Gülmeye karşı koyamadım.

笑いをこらえることができなかった。

Haksızlığa karşı haykır!

不正に対して反対の声を上げろ。

- Ona karşı tetikte ol.
- Ona karşı dikkat et.

あなたは彼女には用心しなさい。

- Yankesicilere karşı uyanık ol Ken.
- Yankesicilere karşı uyuma Ken.
- Yankesicilere karşı gözün açık olsun Ken.

ケン、すりには警戒しろよ。

Bunlara karşı dikkatli olmalısınız.

注意したほうがいい

Ve zorluklara karşı gelmiş.

逆境に立ち向かっています

Interneti iyileştirmeye karşı çıktı.

ユーザーが利用規約に 同意していたからです

Insanoğlunun çıkarlarına karşı faaliyette.

人々に対して害をなしている

Soygunculuğa karşı koruma altında

強盗に対する安全性があります

Ama yolun karşı tarafında.

‎だが道の反対側だ

Karşı ezici zaferine saldırdı .

ナポレオンの圧倒的な勝利で攻撃を主導し

Prusyalılara karşı harekete geçti

はプルーセンに対して行動を起こした

Sizler karşı tarafa geçerken

そして反対側に抜けると

Özellikle vahşi hayvanlara karşı.

‎特に野生生物に対して

Arkadaşlarına karşı doğru olmalısın.

- 君自分の友人に忠実でなけらばいけない。
- 君は友達には忠実でなければならない。
- 君は自分の友人には忠実でなければならない。

Sana karşı sabrımı kaybediyorum.

君のやることはじれったいね。

Öğretmenlerine karşı saygılı olmalısın.

- 教師に対して礼儀正しくしなければならない。
- 先生には礼儀正しくしなさいね。

Öğrenciler otoriteye karşı ayaklandılar.

学生たちは権威に反抗した。

Rüzgara karşı yelken açtık.

我々は風に逆らって航海した。

Katile karşı öfkeyle doldurulduk.

我々は殺人者に対する怒りで胸一杯になった。

Evinizi yangına karşı sigortalayın.

火災に備えて家に保険をかけなさい。

Yangın tehlikesine karşı korunun.

火の用心をしなさい。

Komite öneriye karşı olacaktır.

委員会はその提案に反対するだろう。

Kötülüğe karşı iyilik yap.

悪に報いるに善を持ってせよ。

Birçok zorluklarla karşı karşıyayız.

われわれは多くの困難に直面している。

Bana karşı niçin kabasın?

なぜ君は僕に冷たいんだい?

Bana karşı çok iyisin.

とても親切にしていただきました。

Tam kilisenin karşı tarafında.

ちょうど教会の向かいです。

Bakteriyel enfeksiyonlara karşı etkilidir.

それは細菌感染に有効だ。

Cezaya karşı temyize gideceğim.

その判決が不満で上告する。

Öğretmen öğrencilerine karşı otoriter.

その先生は生徒に厳しい。

Öğrenciler hükümete karşı ayaklandılar.

その学生達は政府に対して反抗した。

Çiçekler havaya karşı korunmaktadır.

その花は雨風にさらされないように保護されている。

Ev yangına karşı sigortalıdır.

その家は火災保険に入っている。

Oraya gitmeye karşı çıkıyorum.

そこへ行くことには反対だ。

Oraya gitmeye karşı uyarıldım.

そこに行ってはいけないと釘をさされている。

Bebekler hastalıklara karşı eğilimlidir.

幼児は病気にかかりやすい。

Günaha karşı boyun eğmemelisin.

誘惑に負けてはいけない。

Yaşlılarınıza karşı kibar olmalısınız.

目上の人には礼儀正しくしなければならない。

Karşı koymanın faydası yok.

無駄な抵抗はやめなさい。

Puding yemeye karşı koyamıyorum.

麿はプリンを食べないではおれぬ。

Kocam elbiselerine karşı duyarsızdır.

夫は服装に無頓着です。

O herkese karşı nazikti.

彼女は誰に対しても親切だった。

Onlar düşmana karşı savaştılar.

彼らは敵と戦った。

Onlar bana karşı nazikti.

彼らは私に大変親切だった。

Onlardan birkaçı tasarıya karşı.

彼らのうち数人がその法案に反対である。

Baştan çıkarmaya karşı dayanıklıdır.

彼は誘惑に負けない。

İrademe karşı beni gönderdi.

彼は無理に私を行かせたのです。

O, babasına karşı küstahtı.

彼は父親に生意気な事を言った。

O ona karşı önyargılıdır.

彼は彼女に偏見を持っている。

Akıntıya karşı yüzmeye çalıştı.

彼は潮の流れに逆らって泳ごうとした。

O herkese karşı naziktir.

彼は誰にでも愛きょうをふりまく。

O bize karşı kibirliydi.

彼は我々に対し傲慢だ。

O, etrafındakilere karşı naziktir.

彼はまわりの人に親切だ。

Plana karşı olduğunu açıkladı.

彼はその計画には反対であるということを明らかにした。

Yaşlılara karşı saygılı olmalıyız.

年をとった人たちには親切にしなければならない。

Başkalarına karşı nazik olun.

- 他人に親切にせよ。
- 他人に親切にしてください。
- 他人には親切にしなさい。
- 他人には親切であれ。

Diğerlerine karşı kibar olmalısın.

他人には親切にすべきである。

Başkalarına karşı nazik olmalısın.

他人には親切にしなければならない。

Köylüler ziyaretçilerine karşı nazikti.

村人は訪問客に親切でした。

Arkadaşlarınıza karşı kırıcı olmayın.

友達に意地悪をしてはいけません。

O, ona karşı naziktir.

彼は彼女に親切だ。

O ona karşı kabaydı.

彼女は彼に不親切だった。

O, caddenin karşı tarafında.

通りを渡って向こう側です。

Herkes ona karşı samimi.

みんな彼女に親切です。

Ona karşı dürüst oldum.

私は彼と誠実に付き合ってきました。

O, karşı takıma katıldı.

彼は相手チームに入った。

Etrafındakilere karşı kibar ol.

- 周囲の人々に親切にしなさい。
- 周りの人々に親切にしなさい。
- 身の回りの人には親切にしなさいよ。

O, çocuklarına karşı sertti.

彼は子供達に厳しかった。

Harry kedilere karşı naziktir.

ハリーは猫には優しいんだ。

Ona karşı teklif verdim.

私は彼に対抗して入札した。

Halk diktatöre karşı ayaklandı.

大衆は独裁者に反抗して反乱を起こした。

O, arkadaşlarına karşı cömerttir.

彼は友人に対して寛大だ。

Karşı çıktık, ama boşunaydı.

抗議はしたが無駄だった。

Ona karşı duygularımız karışık.

われわれの彼に対する感情は複雑だ。

Eleştiriye karşı çok duyarlıdır.

彼女は批判をとても気にする。

Akıntıya karşı kürek çekiyorduk.

私たちは流れに逆らってボートを漕いでいました。

Diktatöre karşı mücadele ettiler.

彼らは独裁者と戦った。

Öğrenciler öğretmenlerine karşı geldiler.

生徒たちは教師に反抗した。

O, çocuklara karşı naziktir.

- 彼女は子供達にはやさしい。
- 彼女は子供達にやさしい。

O, kanıtla karşı karşıyaydı.

彼は証拠を突きつけられた。

Ebeveynlerine karşı saygılı olmalısın.

親に対して敬意を表さなければ行けない。