Translation of "Etmektir" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Etmektir" in a sentence and their italian translations:

Çevirmek ihanet etmektir.

- Traduttore, traditore.
- Tradurre è tradire.

Aktarmaları için yardım etmektir.

a reindirizzare quell'energia.

Aoi'nin hobisi dans etmektir.

- L'hobby di Aoi è ballare.
- L'hobby di Aoi è danzare.
- Il passatempo di Aoi è ballare.
- Il passatempo di Aoi è danzare.

Görevleri yaşlı insanlara yardım etmektir.

Il loro lavoro è aiutare gli anziani.

Zaman seçmek zamandan tasarruf etmektir.

Decidere come usare il tempo vuol dire risparmiare tempo.

Onun hayali Paris'i ziyaret etmektir.

Il suo sogno è visitare Parigi.

En iyi şey ona telefon etmektir.

La cosa migliore è telefonarle.

Bir parçası da hatalıysanız bunu kabul etmektir.

è ammettere quando si sbaglia.

Bilimle uğraşmanın bedeli, yanıldığınızda bunu kabul etmektir

Il prezzo di fare scienza è ammettere quando si sbaglia,

- Tüm yapabileceğin şikâyet etmektir.
- Bütün yaptığın şikayet etmek.

- Tutto quello che fai è lamentarti.
- Tutto quello che fa è lamentarsi.
- Tutto quello che fate è lamentarvi.

Bu durumdayken yapılacak ilk şey, panik hissiyle mücadele etmektir.

La prima cosa da fare in questo caso è contrastare il panico che sale.

Şu anda, Tom'u kurtarmak için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Elimizden gelen şey dua etmektir.

Non c'è niente che possiamo fare per salvare Tom a questo punto. Tutto ciò che possiamo fare è pregare.