Translation of "Olacağın" in German

0.006 sec.

Examples of using "Olacağın" in a sentence and their german translations:

Buna pişman olacağın zaman gelecek.

Es kommt die Zeit, wo es dir noch Leid tun wird.

O, pişman olacağın bir şey.

Das werden Sie noch bereuen.

Neden pişman olacağın şeyler yapıyorsun?

Warum machst du Sachen, die du bereuen wirst?

Pişman olacağın bir şeyi yapma.

- Tue nichts, was du bedauern wirst.
- Tue nichts, was du bereuen wirst.

- İleride pişman olacağın bir şey yapma.
- Daha sonra pişman olacağın bir şeyi yapma.

Tue nichts, was du später einmal bereust!

Yaptığına pişman olacağın bir zaman gelecek.

Die Zeit wird kommen, da du deine Tat bereuen wirst.

İleride pişman olacağın bir şey söyleme.

Sage nichts, was du später einmal bereust!

Bundan pişman olacağın bir zaman olacak.

- Die Zeit wird kommen, wenn du das bedauern wirst.
- Die Zeit wird kommen, da du das bereuen wirst.

Olduğun yerde okuyabilirsin ama olacağın yerde yazamazsın.

Du kannst lesen, wo du warst, aber du kannst nicht aufschreiben, wo du sein wirst.