Translation of "Kulağını" in German

Kulağını duvara dayadı.

Er drückte sein Ohr gegen die Wand.

Tıraş olurken kulağını yaraladı.

Er verletzte sich beim Rasieren am Ohr.

Tom kulağını duvara dayadı.

Tom drückte sein Ohr gegen die Wand.

Tom kulağını kapıya koyup dinledi.

Tom legte sein Ohr an die Tür und lauschte.

Genç sokak dövüşünde kulağını kaybetti.

Der Junge hat in einem Straßenkampf sein Ohr verloren.

Eğer sağ kulağını deldirirsen bu eşcinsel olduğun anlamına gelir.

Ein Ohrring am rechten Ohr bedeutet, dass man schwul ist.

Tom kulağını kapıya bastırdı, bitişik odada neler olduğunu duymaya çalıştı.

Tom hielt sein Ohr an die Tür, um zu hören, was im Nebenzimmer vor sich ging.

Tom, bitişik odadaki ebeveynlerinin ne konuştuğunu duyup duyamayacağını anlamak için kulağını duvara dayadı.

Tom drückte sein Ohr gegen die Wand, um zu hören, ob er verstehen könne, was seine Eltern nebenan beredeten.