Translation of "Yaşayacağını" in French

0.003 sec.

Examples of using "Yaşayacağını" in a sentence and their french translations:

Ben evlenene kadar annemin yaşayacağını umuyordum.

J'avais espéré que ma mère vivrait jusqu'à ce que je sois marié.

Tom gelecek yıl nerede yaşayacağını bilmiyor.

Tom ne sait pas où il vivra l'année prochaine.

Gençken ne kadar yaşayacağını bilmesinin hiçbir yolu yoktu.

Jeune, il ne pouvait pas prédire combien de temps il vivrait.

Hiç kimsenin sana hayatını nasıl yaşayacağını söyleme hakkı yok.

- Personne n'a le droit de te dire comment vivre ta vie.
- Personne n'a le droit de vous dicter comment vivre votre vie.