Translation of "Düşünmeyi" in French

0.008 sec.

Examples of using "Düşünmeyi" in a sentence and their french translations:

Düşünmeyi bırakmak;

auquel il faut aspirer

Düşünmeyi bitirdim.

J'en ai marre de penser.

Öyle düşünmeyi durduramıyorum.

Il ne peut s'empêcher de penser ainsi.

Düşünmeyi asla durdurmaz.

Il n'arrête jamais de penser.

Öyle düşünmeyi seviyorum.

J'aime le penser.

Kendi değerimiz üzerine düşünmeyi

à réfléchir à notre propre valeur,

Yakında onu düşünmeyi bırakacaksın.

- Bientôt tu ne penseras plus à elle.
- Tu cesseras bientôt de penser à elle.

Tom hakkında düşünmeyi durduramıyorum.

Je n'arrive pas à ne pas penser à Tom.

Onu tekrar düşünmeyi isteyebilirsin.

Peut-être voudrais-tu y réfléchir à nouveau.

Tom gibi düşünmeyi öğrendim.

J'ai appris à penser comme Tom.

Olumlu biçimde düşünmeyi öğrenin.

Apprends à penser de manière positive !

Etraflıca düşünmeyi seven biriyim.

- Je suis de ceux qui aiment réfléchir aux choses avec beaucoup d'attention.
- Je suis du genre qui aime réfléchir très attentivement aux choses.

Konuşmadan önce düşünmeyi unutma.

N'oublie pas de réfléchir avant de parler.

Bunun hakkında düşünmeyi bırakmak istiyorum.

Je veux arrêter d'y penser.

Cinsiyeti bir kimlik olarak düşünmeyi bırakmalıyız.

Nous devons arrêter de penser au genre en termes d'identité.

çoğumuz yakınımızdaki şeyleri düşünmeyi tercih ederiz;

nous préférons, en majorité, penser à des choses plus proches

Hiç hiçlik hakkında düşünmeyi denedin mi?

As-tu jamais essayé de ne penser à rien ?

Dan kendisi için düşünmeyi öğrenmek zorundadır.

Dan doit apprendre à penser par lui-même.

Bunu nasıl yaptığımızı tekrar düşünmeyi isteyebileceğimizi söylüyorum.

on devrait reconsidérer comment faire