Translation of "şanslıydı" in French

0.004 sec.

Examples of using "şanslıydı" in a sentence and their french translations:

Onlar şanslıydı.

- Elles avaient de la chance.
- Elles eurent de la chance.
- Elles ont eu de la chance.
- Ils eurent de la chance.
- Ils ont eu de la chance.

O şanslıydı.

Il a eu de la chance.

Ama o şanslıydı.

Mais il a été chanceux.

Sınavı geçmek için şanslıydı.

Elle a eu la chance de réussir l'examen.

Tom öldürülmediği için şanslıydı.

Tom a eu de la chance de ne pas se faire tuer.

Sanırım Tom çok şanslıydı.

Je pense que Tom a été très chanceux.

Bu insanlar çok şanslıydı.

Ces gens ont eu beaucoup de chance.

Mary anahtarlarını bulduğu için şanslıydı.

Mary a eu de la chance de trouver ses clefs.

- Tom şanslı idi.
- Tom şanslıydı.

- Tom avait de la chance.
- Tom a eu de la chance.

Allan şanslıydı ve vergi muhasebesi sınavını geçti.

Allan a été chanceux et il a réussi l'examen pour devenir comptable fiscal.

Görevliler şanslıydı, bu seferlik silah sesi onu korkutup kaçırmaya yetti.

Les rangers ont eu de la chance, cette fois le bruit d'un coup de feu a suffit à l'effrayer.

Kouji şanslıydı; onun trafik kazası yalnızca arabasının yanında küçük bir çizik bıraktı.

Kouji a eu de la chance : l'accident de la route a seulement laissé une petite rayure sur le côté de sa voiture.