Translation of "Geçti" in Chinese

0.011 sec.

Examples of using "Geçti" in a sentence and their chinese translations:

Yıllar geçti.

多少年过去了。

Prens tahta geçti.

王子继承了王位。

Tren yanımızdan geçti.

列车从我们身边经过。

Birçok otomobil geçti.

很多車經過了。

Kedi çitten geçti.

貓從樹籬穿過去。

Giriş sınavını geçti.

他通過了入學考試。

O, caddeyi geçti.

她过了马路。

Sınavın nasıl geçti?

考得如何?

Sokağın karşısına geçti.

他穿過了街道。

Yen'in değeri yükselişe geçti.

日元的價值大幅上升。

Mini eteklerin modası geçti.

迷你裙已經過時了。

O, babasının yerine geçti.

子承父业。

Hafta sonun nasıl geçti?

- 你的周末是怎么过的?
- 你週末過得怎麼樣?

Nezlesi bana da geçti.

他把感冒传染给我了。

Tom benimle dalga geçti.

汤姆拿我开心。

Elbette o testi geçti.

當然,她通過了測驗。

O sınavı zorla geçti.

他勉強地通過了考試。

Bütün öğrenciler sınavı geçti.

全部的学生们都考试及格了。

Köpek yürüyerek caddeyi geçti.

這隻狗穿過街道。

O, diğer tarafa geçti.

他到另一边去了。

Ne kadar zaman geçti?

過了多長時間?

Gemi Süveyş Kanalı'ndan geçti.

船開過蘇伊士運河。

Tehlike geçti, Allah unutuldu.

过河拆桥。

Uzun saçın modası geçti.

長頭髮落伍了。

Tekne köprünün altından geçti.

船從橋下通過。

Bu düşünce aklımdan geçti.

这应证了我的想法。

Yirmi yıl zaten geçti.

已經過了二十年了。

O testi geçti mi?

他通過測驗了嗎?

O sınavı geçti mi?

他通過考試了嗎?

Tehlike geçti ve Tanrı unutuldu.

遇難求上帝,過後全忘記。

Bir araba son hızla geçti.

一辆车全速经过。

Hafta sonun iyi geçti mi?

你周末过得怎么样?

Kısa eteklerin modası çoktan geçti.

- 短裙已經過時了。
- 短裙已經不流行了。

O yürüyerek evin yanından geçti.

他走過這棟房子。

Tom nehri bir sandalda geçti.

汤姆用划艇过了河。

Böyle bir metodun modası geçti.

这种方法早已过时了。

- İş işten geçti.
- Geçti Bor'un pazarı, sür eşeğini Niğde'ye.
- İş işten geçmiş.

覆水難收。

Turist otobüsü uzun bir tünelden geçti.

觀光巴士穿過了一條長長的隧道。

Onun ölümünden beri on yıl geçti.

他死後已經過了十年的時間了。

Fransaya gittiğinden beri iki ay geçti.

自从他离开去法国,已经有两个月了。

Yabani otlar, bahçe yatağını tamamen geçti.

杂草完全占据了花坛。

- Zaman çok çabuk geçti.
- Zaman uçtu.

时间过得真快。

Dün Barbara'nın sürücü testi nasıl geçti?

芭芭拉昨天考駕照考得怎樣?

Bay Tanaka sınavı geçti gibi görünüyor.

田中先生好像通过了考试。

Yaşlı adam yolu dikkatlice yürüyerek geçti.

老人小心翼翼地过了马路。

Küçük bir tekne ile nehri geçti.

他乘小船過河。

Başka bir gün daha geldi geçti.

又过了一天了。

Allan şanslıydı ve vergi muhasebesi sınavını geçti.

艾伦很幸运地考过了税务师考试。

İlk elektronik bilgisayarlar 1945 yılında faaliyete geçti.

最早一批电脑1945年投入使用。

Yatmanın zamanı geldi de geçti bile. Radyoyu kapat.

你该上床了。把收音机关了。

Saat ona yaklaştı. Yatmaya gitme zamanımız geçti bile.

已将近十点了。该是睡觉的时候了。

Okula gitmenin zamanı geldi de geçti bile, değil mi?

你現在該上學去了吧?

- Son karşılaştığımızdan beri oldukça uzun zaman oldu.
- Son karşılaştığımızdan beri uzun süre oldu.
- Son karşılaştığımızdan beri uzun süre geçti.

真是好久不见啊