Translation of "çıkması" in French

0.004 sec.

Examples of using "çıkması" in a sentence and their french translations:

Onun dışarı çıkması yasaklandı.

Elle est privée de sortie.

Kadınların gece sokağa çıkması yasaklanmıştır

il est interdit aux femmes de sortir la nuit

Bunlar, şehrin ortaya çıkması için geçen

Voici des photos du même endroit,

Böyle bir virüsün çıkması mı gerekiyordu?

un tel virus était-il censé être libéré?

Onun aniden ortaya çıkması hepimizi şaşırttı.

Sa subite apparition nous surprit tous.

Ölünün kırkının çıkması İslami bir gelenek değildir

Ce n'est pas une tradition islamique que les quarante sortent

Sonra da halatın buradan çıkması için küçük bir siper.

Puis on fait une petite tranchée pour que la corde sorte par là.

, deniz seviyesinin iki veya on metreye çıkması halinde katliam

vivent à une altitude d'un mètre au-dessus du niveau de la mer. Cela signifie un

Tom onun erkek kardeşiyle çıkması için Mary'nin isteksizliğini anlamıyor.

Tom ne comprenait pas la réticence de Mary à sortir avec son frère.

. Waterloo harekatı sırasında emirlerin yoldan çıkması ve komutanların rollerinden emin

Des erreurs cruciales se sont produites pendant la campagne de Waterloo, avec des ordres égarés et des commandants

Onun bu fırtınalı havada dışarı çıkması için deli olması gerekir.

Il doit être fou pour sortir par ce temps orageux.

Parmaklarınızla kaldırırken altından hızlıca bir şey çıkması ihtimaline karşın dikkatli olun.

Il faut faire attention à ses doigts en les soulevant au cas où une bestiole détalerait.

Kavurucu güneş, çoğu çöl hayvanının sadece gece dışarı çıkması anlamına gelir.

À cause du soleil brûlant, beaucoup d'animaux ne sortent que la nuit.