Translation of "Kutuların" in English

Tom kutuların arkasında çömeldi.

Tom crouched down behind the boxes.

Bu kutuların tümü boş.

All these boxes are empty.

Tom bütün kutuların etrafına baktı.

Tom looked around at all the boxes.

Hiç kullanabileceğim boş karton kutuların var mı?

Do you have any empty cardboard boxes I could use?

Bu kutuların iç kısmında bol alanı var.

These boxes have plenty space inside.

Bu kutuların içinde ne olduğunu bulmamız gerekiyor.

We need to find what's inside these boxes.

Hangi kutuların arabaya konulması gerektiğini Tom'a söyledin mi?

Have you told Tom which boxes need to be put in the car?

Teslimattan önce tüm kutuların iyice mühürlenmiş olduğundan emin olun.

Make sure all the boxes are well sealed before they're delivered.

- Bu kutuların hepsini kamyona yükleyin.
- Bu kolilerin tamamını kamyona yükleyin.

Load all these boxes onto the truck.

Tom teneke kutuların birini aldı, onu açtı ve bir yudum aldı.

Tom picked up one of the cans, opened it, and took a sip.