Translation of "Söyledin" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Söyledin" in a sentence and their hungarian translations:

Yalan söyledin.

Nagyon is hazudtál.

Ne söyledin?

Mit énekeltél?

Tom'a ne söyledin?

Mit mondtál Tamásnak?

Tom'a söyledin mi?

Elmondtad Tomnak?

Bana yalan söyledin.

- Hazudtál nekem.
- Hazudtak nekem.

Hazır olduğunu söyledin.

Azt mondtad, hogy kész vagy.

Neden yalan söyledin?

- Miért hazudtál?
- Miért hazudott?

Neden onlara söyledin?

Miért modtad el nekik?

Neden ona söyledin?

- Miért mondtad el neki?
- Miért mondtátok el neki?

Onlara ne söyledin?

Mit mondtál nekik?

Bunu yapmamamı söyledin.

Te mondtad, hogy ne csináljam.

Bana beklememi söyledin.

Azt mondtad, hogy várjak.

Ona ne söyledin?

Mit mondtál neki?

Sen birine söyledin mi?

Elmondtátok valakinek?

Onu son kez söyledin.

Mondtad azt a múltkor.

Sen bize yalan söyledin.

Hazudtál nekünk.

Neden bana yalan söyledin?

Miért hazudtál nekem?

Bunu birçok kez söyledin.

Ezt már többször mondtad.

Bana yalan söyledin mi?

Hazudtál nekem?

Tom'a yalan söyledin mi?

Hazudtál Tominak?

Sen bilmek istediğini söyledin.

Azt mondtad, tudni akarod.

Tom'un farklı olduğunu söyledin.

Azt mondtad, hogy Tom más.

Yardıma ihtiyacın olduğunu söyledin.

Azt mondtad, segítségre van szükséged.

Önceden onlara söyledin mi?

Elmondtad már nekik?

Bunun asla olmayacağını söyledin.

- Azt mondtad, hogy ez sosem fog megtörténni.
- Azt mondtad, ez sosem fog bekövetkezni.

Bana yalan söylemememi söyledin.

Azt mondtad nekem, hogy ne hazudjak.

Bir şey söyledin mi?

Mondtál valamit?

Sen ona yalan söyledin.

Hazudtál neki.

Niçin böyle bir şey söyledin?

Miért mondtál ilyesmit?

Tom'un kazanmama izin vereceğini söyledin.

Azt mondtad, hogy Tomi hagyni fogja, hogy nyerjek.

Bunun çok kolay olduğunu söyledin.

Azt mondtad, túl könnyű.

Sen Tom'un, oğlunu sevdiğini söyledin.

Azt mondtad, hogy szereti Tamás a fiát.

Onu bana yüz kez söyledin.

Ezt már százszor mondtad nekem.

Bir şey mi söyledin, Tom?

Tamás, mondtál valamit?

Bana az önce ne söyledin?

Mit is mondtál nekem?

Dün gece nerede uyuduğunu söyledin?

Mit mondtál, hol aludtál tegnap éjszaka?

Tom'a gerçeği söyledin, değil mi?

Elmondtad Tomnak az igazat, ugye?

Beni asla yalnız bırakmayacağını söyledin.

Azt mondtad, hogy soha nem fogsz magamra hagyni.

Onu otuz dakika önce söyledin.

Te mondtad azt harminc perccel ezelőtt.

Burada olduğumu ona söyledin mi?

Mondtad már neki, hogy itt vagyok?

Evli olduğumuzu Tom'a söyledin mi?

Elmondtad már Tomnak, hogy házasok vagyunk?

Kaza hakkında Tom'a söyledin mi?

Beszéltél Tomnak a balesetről?

Kaç tane bilgisayarın olduğunu söyledin?

Mit mondtál, hány számítógéped van?

Bana başka ne hakkında yalan söyledin?

Miről hazudtál még nekem?

Sen bana yalan söyledin, değil mi?

Hazudtál nekem, nem igaz?

Onun hakkında Tom'a söyledin, değil mi?

Ugye, te beszéltél erről Tomnak?

Bunu Mary'nin yaptığını Tom'a söyledin mi?

Elmondtad Tominak, hogy ezt Mari tette?

Sen onu yarım saat önce söyledin.

Te mondtad ezt fél órával ezelőtt.

Onun hakkında başka birine söyledin mi?

Beszéltél erről bárki másnak?

Bana her zaman kendimi düşünmemi söyledin.

Mindig mondod, hogy gondoljak magamra.

Bu ilginç geliyor. Ona ne söyledin?

Az érdekesen hangzik. Mit mondtál neki?

O bilgiyi bize bulabilecek birini tanıdığını söyledin.

Azt mondtad, ismersz valakit, aki meg tudná nekünk szerezni azt az információt.

Neden onu burada istemediğini Tom'a söyledin mi?

Elmondtad már Tomnak, miért nem szeretsz te itt?

Fransızca öğretmeninin kim olduğunu Tom'a söyledin mi?

Mondtad már Tomnak, ki a franciatanárod?

Mary ile flört ettiğini Tom'a söyledin mi?

Mondtad Tomnak, hogy egykor randiztál Maryvel?

En son ne zaman beni sevdiğini söyledin?

Mikor mondtad utoljára, hogy szeretsz?

Polise bu konunda herhangi bir şey söyledin mi?

Ebből elmondtál valamit a rendőrségnek?

- Bence bana yalan söyledin.
- Bana yalan söylediğini düşünüyorum.

Azt hiszem, hazudtál nekem.

- Sen bir kedin olduğunu söyledin mi?
- Kediniz olduğunu söylemiş miydiniz?

Azt mondtad, hogy van egy macskád?

Mary'nin güzel olduğunu söyledin ama ben Mary'nin bu kadar güzel olacağını düşünmedim.

Mondtad, hogy Mary szép, de nem gondoltam, hogy ennyire.