Translation of "Kalmayacağız" in English

Geç kalmayacağız.

We won't be late.

Fazla kalmayacağız.

We won't stay long.

Uzun süre kalmayacağız.

We won't be long.

Asla sessiz kalmayacağız.

We'll never keep quiet.

Burada hayatta kalmayacağız.

We won't survive here.

O otelde tekrar kalmayacağız.

- We are not going to stay at the hotel again.
- We aren't going to stay at that hotel again.

Biz tekrar otelde kalmayacağız.

We are not going to stay at the hotel again.

Merak etmeyin geçmişe takılıp kalmayacağız

Don't worry we wont get stuck in the past

Biz burada uzun süre kalmayacağız.

We're not going to stay here long.

Biz çok çalışmak zorunda kalmayacağız.

We won't have to work very hard.

Muhtemelen artık Boston'a gitmek zorunda kalmayacağız.

We probably won't have to go to Boston anymore.

Biz bunu asla tekrar yapmak zorunda kalmayacağız.

We'll never have to do this again.

- Hiçbir zaman kayıtsız kalmayacağız.
- Asla ilgisiz olmayacağız.

We'll never be complacent.

- Biz uzun süre beklemek zorunda kalmayacağız.
- Çok beklememiz gerekmeyecek.

We won't have to wait long.