Translation of "Güzelliğine" in English

Gençliğinde güzelliğine güveniyordu.

She is proud of having been beautiful in her youth.

O, kendi güzelliğine kör.

She is blind to her own beauty.

Manzaranın güzelliğine hayran kaldık.

We admired the beauty of the scenery.

Sami, Leyla'nın güzelliğine vuruldu.

Sami was struck by Layla's beauty.

Onun güzelliğine kapılmamak mümkün değil.

- It's impossible not to be fascinated by her beauty.
- It's impossible not to be fascinated by his beauty.

Gelecek, rüyalarının güzelliğine inananlara aittir.

The future belongs to those who believe in the beauty of their dreams.

Onun sıcak kişiliği güzelliğine çekicilik katıyor.

Her warm personality adds charm to her beauty.

O bir Yunan heykelinin güzelliğine sahiptir.

She has the beauty of a Greek statue.

Bu hanımefendinin güzelliğine herkes tarafından hayran kalındı.

The beauty of that lady was admired by everyone.

Kadın çok güzel, o geçtiğinde, erkekler onun güzelliğine hayran kaldı.

The woman is very beautiful. When she passes, men are enthralled by her beauty.