Translation of "Boğulmuş" in English

Boğulmuş hissettim.

I felt overwhelmed.

Boğulmuş hissediyorum.

I feel overwhelmed.

Gözyaşlarına boğulmuş ve konuşamamıştı.

She was choked with tears and was unable to speak.

Beni kurtarmamış olsaydın boğulmuş olurdum.

- I would have drowned if you hadn't saved me.
- I would've drowned if you hadn't saved me.

Sami kendini boğulmuş hissetmeye başlıyordu.

Sami was starting to feel stifled.

Gözyaşlarına boğulmuş mutsuz bir kadın, hikayesini anlattı.

The unhappy woman, drowned in tears, told her story.

Neredeyse boğulmuş olan adam nefes almaya başladı.

The man who nearly drowned began to breathe.