Translation of "Bez" in English

Hatta kuru bez yok,

has not been dried,

Bence bez mendilleri kullanabilirdik.

- I thought we could use the cloth napkins.
- I thought that we could use the cloth napkins.

Bu bez cildinize yapışır.

This cloth sticks to your skin.

Bez çok pis kokuyor.

The nappy smells very dirty.

Bebeğin bez değişimine ihtiyacı var.

The baby needs a diaper change.

Mary bir bez bebek yaptı.

Mary made a cloth doll.

Bu bez çok iyi değil.

This cloth isn't very good.

"Vücudum kırmızı ipek bir bez gibi,

"My body is like a red silk cloth,

Sadece kuru bir bez gerektiğinde ağlar.

She only cries when she needs a dry nappy.

Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.

She used a damp rag to wipe off the dust.

Tom, masanın üstünü ıslak bir bez ile temizledi.

Tom cleaned the top of the table with a wet rag.

- Bir bez al ve bu karışıklığı temizlememe yardım et.
- Bir bez al ve bu pisliği temizlememe yardım et.

Grab a rag and help me clean up this mess.

Jane'in annesi Japonya'da olsaydı, ben onu Bez Bebek Şenliğine davet edebilirdim.

If Jane's mother were in Japan, I could invite her to the Doll's Festival.

Tom kirli bir bez ile tabloyu sildikten sonra, o öncekinden daha kirli görünüyordu.

After Tom wiped the table with a dirty rag, it looked dirtier than before.