Translation of "Ipek" in English

İpek yumuşaktır.

Silk feels soft.

Nerede ipek alabilirim?

Where can I buy silk?

İpek çok değerlidir.

Silk is very precious.

Elbise saf ipek.

The dress is pure silk.

Bu ipek yumuşak.

This silk feels smooth.

Saçı ipek gibiydi.

Her hair feels like silk.

İpek elbisen nerede?

Where are your silk gowns?

İpek ip atla!

Ipek, jump rope!

İpek böcekleri kozalar örerler.

Silkworms spin cocoons.

İpek yumuşak ve pürüzsüzdür.

Silk feels soft and smooth.

Bu gerçek ipek mi?

Is this real silk?

Tom ipek kravatlar takıyor.

Tom wears silk neckties.

O ipek kravatlar toplar.

He collects silk ties.

Tom ipek kravat takıyor.

Tom wears silk ties.

Bu ipek gibi hissettiriyor.

This feels like silk.

İpek ipe takılıp düştü.

Ipek fell jumping rope.

Biz ipek mallar alıp satarız.

We deal in silk goods.

O ipek bir elbise giymişti.

She was in a silk dress.

Tom'un ipek bir atkısı var.

Tom has a silk scarf.

Tom ipek bir gömlek giydi.

Tom wore a silk shirt.

Mary ipek bir bluz giydi.

Mary wore a silk blouse.

Tom genellikle ipek pijama giyer.

Tom usually wears silk pajamas.

O ipek bir çanta taşıdı.

She carried a silk purse.

Babama bir ipek kravat verdim.

I gave my father a silk tie.

"Vücudum kırmızı ipek bir bez gibi,

"My body is like a red silk cloth,

Japonya büyük miktarda ipek ticareti yapardı.

Japan used to trade silk in large quantities.

Babama ipek bir kravat hediye ettim.

I gave my father a silk tie.

Tom bir ipek halı satın aldı.

Tom bought a silk rug.

Arkadaşım bana bir ipek eşarp hediye etti.

My friend gave me a silk scarf.

Ben İpek Yolu'nu ziyaret etmeyi aklıma koydum.

I have a good mind to visit the Silk Road.

Hayalim, İpek Yolu'nu bir deve üzerinde geçmektir.

My dream is to cross the Silk Road on a camel.

1940'larda, naylon, akrilik ve yapay ipek gibi...

Back in the 1940s, fabrics like nylon, acrylic and rayon

Benim annem ve babam bir ipek çiftliği işletiyordu.

My parents were running a silk farm.

Amcam için güzel bir ipek kravat satın aldım.

I bought a beautiful silk tie for my uncle.

Louis-Gabriel Suchet, zengin bir ipek tüccarının oğlu olarak Lyon'da doğdu.

Louis-Gabriel Suchet was born in Lyon, the son of a prosperous silk-merchant.

Dün gece ipek ve ince kumaş hakkında ya da eşitlik ve adil yargılama hakkında bir rüya gördüm.

- I had a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.
- I dreamt a dream last night, about silk and fine cloth or about equality and fair trial.