Translation of "Bebek" in English

Bebek yürüyebiliyor.

The baby is able to walk.

Bebek uykuda.

The baby is asleep.

Bebek emekliyor.

The baby is crawling.

Bebek uyuyakaldı.

The baby was fast asleep.

Bebek büyüyor.

- The baby is growing up.
- The baby grows.

Bebek çıplaktı.

The baby was in his birthday suit.

Bebek ağlıyordu.

The baby was crying.

Bebek iyi.

- The baby's fine.
- The baby is fine.

Bebek ağladı.

The baby cried.

Bebek uyuyor.

- The baby is sleeping.
- The baby's sleeping.

Bebek ağlıyor.

The baby is crying.

Bebek uyanık.

The baby's awake.

Bebek tekmeliyor.

The baby's kicking.

Bebek aç.

The baby is hungry.

- Bebek beşikte uykuya daldı.
- Bebek beşikte uyuyakaldı.

The baby fell asleep in the cradle.

Bebek gelmeye hazırdı.

The baby was ready to come.

Bebek beşikte uyuyor.

The baby is sleeping in the cradle.

Bebek çıngırağı sallıyordu.

The baby was shaking the rattle.

Bebek yatakta ağlıyordu.

The baby was crying in bed.

Bebek sessiz durdu.

The baby kept quiet.

Bebek henüz yürümüyor.

The baby doesn't walk yet.

Bebek annesine benziyor.

The baby takes after his mother.

Bebek yürüyebiliyor mu?

Is the baby able to walk?

Bebek yakında yürüyebilecek.

The baby will be able to walk soon.

Bebek uykuya daldı.

The baby fell asleep.

Bebek henüz yürüyemiyor.

- The baby cannot walk yet.
- The baby can't walk yet.

Bebek emeklemeye başladı.

The baby began to crawl.

Bebek yerde yatıyordu.

The doll lay on the floor.

Kırık bebek benim.

The broken doll is mine.

Duyuyor musun, bebek ?

Are you hearing, baby?

Bebek uyandı mı?

Did the baby wake up?

Bebek derin uykuda.

The baby is fast asleep.

Bebek annesini arıyor.

The baby is looking for its mother.

Bebek annesini istiyor.

The baby wants its mother.

Bebek beşikte uyuyakaldı.

The baby fell asleep in the cradle.

Bebek yatakta uyuyor.

The baby is sleeping on the bed.

Bebek çığlık atıyor.

The baby is screaming.

Bebek parmağını emiyor.

The baby is sucking his finger.

Bebek nezlesinden kurtuldu.

The baby has gotten rid of its cold.

Bebek ağlamaya başladı.

The baby started to cry.

Bebek ağlamayı kesti.

The baby stopped crying.

O bir bebek.

She's a babe.

Bebek babasına benziyor.

The baby takes after its father.

Bebek süt seviyor.

The baby likes milk.

Bebek iyi mi?

Is the baby OK?

Bebek annesine benzer.

The baby resembles his mother.

Bebek tekrar ağlıyor.

The baby is crying again.

Bebek bir günlüktür.

The baby is one day old.

O bebek Tom'dur.

That baby is Tom.

Bebek bana gülümsedi.

The baby smiled at me.

Bebek ağzını açtı.

The baby opened his mouth.

Bebek kuyuya düştü.

The baby fell into the well.

Hiç bebek doğurmadım.

I've never delivered a baby.

Bebek beşikte uyuyordu.

The baby was sleeping in the cradle.

Bebek için endişeleniyorum.

I'm worried about the baby.

Bebek telsizini unuttum.

I forgot the baby monitor.

Bir bebek olmayın!

Don't be a baby!

Bebek gibi uyuyor.

He's sleeping like a baby.

Tom bir bebek.

Tom is a baby.

Bebek hâlâ uyuyor.

The baby is still sleeping.

Kuzular bebek koyundurlar.

Lambs are baby sheep.

Tıpkı bebek gibi.

He's just like a baby.

Bebek hâlâ bağırıyor.

The baby is still screaming.

Bebek ördekler sevimliler.

- Baby ducks are cute.
- Ducklings are cute.

Bebek baykuşlar sevimlidirler.

- Baby owls are cute.
- Owlets are cute.

Bebek artık ağlamıyor.

The baby isn't crying anymore.

Bebek niçin ağlıyor?

Why is the baby crying?

Bebek Esperanto konuşuyor.

- The baby speaks Esperanto.
- The baby is speaking Esperanto.

Bebek Esperanto konuşur.

The baby speaks Esperanto.

O bebek korkutucu.

That doll is scary.

Maalesef, bebek öldü.

Unfortunately, the baby died.

Bebek yumruklarını sıktı.

The baby clenched his fists.

Bebek hala iyi.

The baby is still fine.

Bebek gibi davranıyordun.

You were acting like a baby.

Bebek filler sevimlidir.

Baby elephants are cute.