Translation of "Arabamızı" in English

Sami arabamızı aldı.

Sami took our car.

Bence eski arabamızı satmalıyız.

I think we should sell our old car.

Gerçekten arabamızı satmamanı dilerim.

I really wish you hadn't sold our car.

Oraya giderken arabamızı sırayla sürdük.

We took turns driving our car on our way there.

Tom eski arabamızı almak istemiyor.

Tom doesn't want to buy our old car.

Sorun arabamızı nereye park etmemiz gerektiğidir.

- The question is where to stop the car.
- The question is where should we park our car.

Tom eski arabamızı satın almak istiyor.

Tom wants to buy our old car.

Eski arabamızı gerçekten satıp satamayacağımız şüpheli.

It's doubtful whether we can really sell our old car.

Tom eski arabamızı satın almak istedi.

Tom wanted to buy our old car.

Arabamızı ücretsiz bir park yerinde park ettik.

We parked our car in a free parking lot.